Dijitalden Masala Performansın Dönüşümü Nora: Bir Bebek Evi

Author:

Number of pages:
101-112
Language:
Türkçe
Year-Number:
2023-Volume 18 Issue 1

Tiyatro sanatı zamana meydan okuyan gücünü, gündelik yaşamla kurduğu doğrudan ilişkiye, çağa ayak uydurabilen organik yapısına borçludur. 2500 yıl önce yazılmış bir eserin bugün hala tiyatro salonlarını doldurabiliyor olması evrensel bir öze sahip olmasının yanında tiyatronun uygulayıcısına tanıdığı sınırsız esneklikle açıklanabilir. Bu bağlamda araştırmada, Henrik Ibsen’in 1879 yılında yazdığı Nora Bir Bebek Evi oyununun çağdaş performatif uygulamalarına odaklanılmıştır. Araştırma arketipsel bir yorumla masal formunda performe edilen Nora Bir Bebek Evi Masalı ve Zorlu PSM tarafından Dijital Sahne projesi kapsamında dijital tiyatro uygulaması olarak yeniden yorumlanan Nora: Bir Bebek Evi oyunlarını kapsamaktadır. Bu araştırmada Ibsen’in oyunundan yola çıkarak çeşitlenen güncel uygulamalar teknik ve içerik bağlamında değerlendirilmiştir. Oyunlarda kullanılan anlatım tekniği incelenerek biçim ve içerik açısından karşılaştırmalı değerlendirme yapılmıştır. Çağdaş tiyatronun klasik metinlerle olan teması, sanatçı alımlayıcı ilişkisi çerçevesinde değerlendirilmiştir. Sonuç olarak tiyatro sanatına özgün kimliğini kazandıran zamanla kurduğu organik bağdır. Bu durum oyunlarda üslup, teknik, dil ve günün olanaklarıyla kurulan ilişki boyutunda karşımıza çıkmaktadır. Ibsen’in 144 yıl önce kaleme aldığı Bir Bebek Evi oyunu sahnede masal ve dijital tiyatro formunda yeniden hayat bulduğunda yazıldığı dönemdekinden daha güçlü anlam katmanları yaratabilmektedir. İnsanın değişmeyen çelişkilerine dikkat çeken bu durum aynı zamanda performansın dönüşümü sayesinde sanatın yaşamla kurduğu teması gözler önüne sermektedir.

Keywords


The art of theatre owes its timeless power to its direct relationship with daily life and its organic structure that can keep up with the times. The fact that a play written 2500 years ago could still fill the theatre today can be explained by its universal essence as well as the unlimited flexibility that the art of theatre allows in practice. In this context, the research focuses on a contemporary performative adaptation of Henrik Ibsen's A Doll’s House play. The research covers the two different adaptation of Ibsen's plays. One of them is A Doll's House Tale Nora, which is performed in storytelling form with an archetypal interpretation, other one A Doll's House Nora, which is reinterpreted as a digital theatre application within the scope of the Digital Stage project implemented by Zorlu PSM. In this research, the current practices that diversify based on Ibsen's play are evaluated in terms of technique and content. A comparative evaluation was made in terms of form and content by analysing the narrative technique used in the plays. The contact of contemporary theatre with classical texts is evaluated within the framework of the artist-audience relationship. As a result, what gives the art of theatre its unique identity is the organic bond it establishes with time. This situation appears in the plays in terms of style, technique, language and the relationship established with the possibilities of the day. Ibsen's play A Doll's House, written 144 years ago, can create stronger layers of meaning than when it was written when it comes to life on stage in the form of a storytelling or digital theatre. This situation, which draws attention to the unchanging contradictions of human beings, also reveals the contact of art with life through the transformation of performance.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 254
Number of downloads 357

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.