Genel anlamıyla 'insan ilişkilerindeki her şeyin kültür meselesi olduğunu savunan öğreti' olarak bilinen kültüralizm akademik çevrelerce halen tartışılan bir konudur. Modernden postmoderne yeni toplumsal ilgilerle hayatta kültüre öncelik tanıyan teorilerle günümüze dek gelinmiştir. Bu teoriler özellikle kültürel bir üretim alanı olan sanat alanında izlenebilen etkiler meydana getirmeye devam etmektedir. Hatta günümüzde sanatın örgütlenme biçimi olarak inşa edilebilmesi fikri temelinde görülebildiren Zizek, Hardt ve Negri gibi çağdaş düşünürlere göre, “bugün gayrimaddi emek, Marx’ın 19. yüzyıl kapitalizminde büyük endüstriyel üretimin hegemonik olduğunu açıkladığı anlamda hegemoniktir. Gayri maddi üretimin ürünleri birtakım nesneler değil, yeni toplumsal ve kişiler-arası ilişkilerdir; gayri maddi üretim toplumsal hayatın üretimidir ve biyopolitiktir”(Artun, 2012, s. 70-71). Çağımızda Kültüralizm olgusu etrafına tutunan bu fikirler, evrensel değerler ve inançların kaynağı modernizmin endüstriyel kültür politikalarından günümüz sanal güncel iletişim modelleri yaratan kültür politikalarına kadar uzanır. Görülen o ki, insanın teknoloji ile ilişkisine doğru orantılı olarak kültüralizm potasında eritilen sanatla yaşam arasındaki ilgiler, sözlü kültürden, yazılı kültüre oradan görsel kültüre uzanan süreçte daha da sıkılaşmıştır. Özellikle 1960 sonrasında siyasileşen kültür temelli hareketlerle, kamusal alanda yaşamı bireyle sıkıca bağlayan önemli unsurlar arasında yer alır. Artık günümüzde görsel olana yönelen bilgi iletimi kültür eyleminin iletişimsel gücünü arkasına alarak “görsel kültürü” temel alan bir görsel söyleme” evrilir. Yani bakmanın türleri görmenin teknoloji odaklı olanakları ile harmanlanır, “kültürlenme alanı olarak bakış” güncel olanın evrensel düzenini kavrama yetisine dönüşür. Bu çalışmada alanyazında kültürel olanın belirlenmesi yapılarak, postmodern süreçte kültüralizm alanın kent olgusuyla kesişen kavramları ve temaları güncel sanat yapıtlarına yansımaları tematik analiz yoluyla incelenmiştir. Bu doğrultuda, çalışama da sanat yapıtlarında çokkültürlülük, ilişkisellik, gerçek-kurgu karışımı, yüzeysellik, sınıflandırma, şok durumlar, displinlerarasılık, melezlik, kaotiklik, hiyerarşisizlik, farklılık, zamansızlık, uzamsızlık, tarihsel süreçsizlik, anlık durumlar, şimdilik, bireysellik, bölünmüşlük, fragmanlaşma, paradoksluk, metinlerarasılık, iletişimsizlik, etnisite, kimlik, toplumsal cinsiyet, ekonomi ve siyaset gibi temaların kent olgusu üzerinden yansımaları ele alınmıştır. Araştırmanın örneklemini resim sanatı formunda Marx Bradford, On Kawara, Doris Salcedo, Carlos Garaicoa, Christina Kubisch, Paul Chan, Andreas Gursky, Brian Eno, Christo ve Jeanna-Claude ve Gabriel Orozco’nun işleri Postmodern Kültüralizm olgusunu etkilemeleri noktasında oluşturmaktadır. Sonuç olarak çalışmada kültüralizm olgusu içinde ele alınan ve postmodern süreçle anılan siyaset, ekonomi, ulus, kimlik, teknoloji, göç, toplum, enformasyon, kültür, aile, milliyet, küresel, şiddet, savaş, barış, üretim, tüketim, cinsiyet, fark, sermaye, iletişim vb. gibi kavramların çağdaş sanatla kesişimlerinde abjection, şizofreni, simülasyon, dağılma (holistik yaklaşım), retorik (ikna etme), antiform (gösterge/nesne/sanat yapıtının üstünün çizilmesi), rastlantı, serendipiti (mutlu tesadüf), fark (sistemsizlik, yöntemsizlik), şiddet, kaotiklik, şok durumlar vb. gibi kavram ve temaların birlikte tümleşik olarak çeşitli çağdaş sanat stratejileriyle birlikte kullanıldığı anlaşılmıştır.
Culturalism is a subject that is still debated by academic circles which is generally known as 'the doctrine that maintains that everything in human relations is a matter of culture'. With new social interests from modern to postmodern, theories that prioritize culture in life have come to this day. These theories continue to create effects that can be observed especially in the field of art, which is a cultural production field. Even today, the ideas of contemporary philosophers such as Zizek, Hardt, and Negri, who are seen on the basis of the idea that art can be built as a form of organization, are widely accepted. This coincides with the meaning of "Marx's explanation that in capitalism in the 19th century large industrial production was hegemonic.". The products of immaterial production are not objects but new social and interpersonal relations; Intangible production is the production of social life and is biopolitical ”(Artun 2012:70-71). These ideas, which hold on to the phenomenon of culturalism in our age, range from the industrial culture policies of modernism to the cultural policies that create virtual contemporary communication models. It can be seen that the relations between art and life, which were melted in the pot of culturalism in direct proportion to the relationship between human and technology, became more tightened in the process from oral culture to written culture to visual culture. It is among the important elements that tightly bind life in the public sphere with the individual. Especially with the culture-based movements politicized after 1960. Nowadays, transmission of information, which tends to the visual, evolves into a visual discourse based on "visual culture" by taking the communicative power of the cultural act behind it. In other words, the types of looking are blended with the technology-oriented possibilities of seeing, the "view as an acculturation area" turns into the ability to comprehend the universal order of the current. In this study, by determining the cultural in the literature, the reflections of the concepts and themes of the field of culturalism that intersect with the urban phenomenon in the postmodern process are examined through thematic analysis. Reflections of themes such as interdisciplinarity, hybridity, chaosity, non-hierarchy, difference, timelessness, non-space, historical processlessness, instantaneous situations, individualism, fragmentation, fragmentation, paradox, intertextuality, non-communication, ethnicity, identity, gender, economy and politics on the urban phenomenon It is discussed. The works of Marx Bradford, On Kawara, Doris Salcedo, Carlos Garaicoa, Christina Kubisch, Paul Chan, Andreas Gursky, Brian Eno, Christo and Jeanna-Claude and Gabriel Orozco constitute the sample of the study in the form of painting art, at the point of influencing the phenomenon of Postmodern Culturalism. As a result, politics, economy, nation, identity, technology, immigration, society, information, culture, family, nationality, globalism, violence, war, peace, production, consumption, gender, difference, which are handled within the concept of culturalism in the study and referred to with the postmodern process, capital, communications, etc. In the intersection of concepts such as contemporary art, abjection, schizophrenia, simulation, dispersion (holistic approach), rhetoric (persuasion), antiform (sign / object / art work), coincidence, serendipite (happy coincidence), difference (systemlessness, methodlessness), violence, chaosity, shock situations, etc. It has been understood that such concepts and themes are used in an integrated manner with various contemporary art strategies.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.