Sanatta Dirijizm ve 1980 İhtilalinin Türk Tiyatrosuna Etkileri

Author:

Number of pages:
1571-1585
Language:
Year-Number:
2020-Volume 15 Issue 3

Sahip olduğu özellikler dikkate alındığında sanat, ekonomik, kültürel ve siyasal yaşam ile sıkı bir ilişki içerisindedir. Sanat insanları eğlendirmenin yanı sıra onları düşünsel anlamda da etkileyebilme gücüne sahiptir. Bu da siyasal iktidarların ilgi alanına sanatı dâhil etmektedir. Sanat, iktidar tarafından faydalanılması gereken bir araç olarak görülmektedir. Sanat tarihi incelendiğinde her aşamada devlet ya da politik-ideolojik güçlerin sanatı kendi hedefleri doğrultusunda araçsallaştırdığı görülmektedir. Resimden heykele, sinemadan tiyatroya kadar sanatın her dalına uzanan bu araçsallaştırma, kuşkusuz sanatın kitleleri etkileme gücünden kaynaklanmaktadır. 19. Yüzyılın sonlarına doğru ortaya çıkan sinema, özellikleri nedeniyle diğer sanat dallarına oranla geniş kitleler üzerinde daha yoğun bir etki oluşturma imkânına sahiptir. Kitlelerde yarattığı gerçeklik duygusu yönetici erk tarafından oluşturulmak istenen toplum ve ideoloji amacı ile kullanılmıştır. Yeni bir toplum yaratmak isteyen her ideoloji sinemayı bir eğitim ve propaganda aracı olarak kullanmıştır. Tiyatro sanatı ise var olduğu günden itibaren erkin dikkatini üzerine çekmiştir. Antik dönemden bugüne bu sanatın icra edildiği her ülkede tiyatroya bir misyon yüklenmiş ve toplumun oluşturulmasında ondan destek istenmiştir. Tiyatroya eğlendirirken aynı zamanda eğitme görevi verilmiş, bu amaç doğrultusunda erk tarafından ‘koruma altına’ alınmıştır. Tiyatronun nasıl olması gerektiği, neler yapması gerektiği hâkim erk tarafından belirlenmiş, buna uymayanlar ise cezalandırılmıştır. Bu çalışmada dirijizm kavramı üzerinden sanatın nasıl araçsallaştırıldığı gösterilmeye çalışılırken, 1980 darbesinin tiyatro üzerindeki etkisine ayna tutulmaya çalışılmaktadır.

Keywords


Considering its features, art has a close relationship with economic, cultural and political life. It entertains people and also has the power to influence them intellectually. Thus, art is also in the interest of political powers. For them, art is a tool that should be used by power. When the history of art is analyzed, it is seen that state or political-ideological forces instrumentalize art in line with their own goals. The reason for this instrumentalization, which includes every branch of art from painting to sculpture, from theater to cinema, undoubtedly stems from the power of art to influence the masses. The cinema, which's first screenings were made towards the end of the 19th century, has the opportunity to making more intense effect on large masses compared to other art branches because of its features. The sense of reality created by the cinema for the masses, has been used for the purpose of society and ideology which are intended by the political power. Every ideology which has wanted to create a new society has used cinema as an educational and propaganda instrument. On the other hand, theater art has drawn the attention of political powers since its existence. In every country where this art has been practiced since the ancient times, a mission has been installed to the theater and support has been wanted from it because of forming the society. Theatre has been given the task of training while entertaining and for this purpose it has been "taken under protection" by the power. How the theater should be and what it have to do have been determined by the dominant power, and who hasn't complied this has been punished. In this study, the aim is to show how the art is instrumentalized through the concept of dirigism, and the effects of 1980 coup on theater is tried to be clarified.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 952
Number of downloads 653

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.