Modern çağın manipüle edilmiş toplumları her şey yolundaymış gibi çağa ayak uydururken; gerçek sanat eseri ile iletişime geçen birey, doğası gereği aradığı en yüksek hazzı bulma çabasında olacaktır. İnsan zihni sahip olduğu akıl ile yaşadığı evreni anlaşılır kılmaya çalışmaktadır. Bu anlayış onu nesnel bilgiye taşırken, yaşamdan da haz almasını sağlayacaktır. Adorno, sanatın sahip olduğu gücünü, temsil edilemeyeni, temsil etmekten aldığını ifade eder. Ayrıca estetiğe bağlı olarak bireyin sanat yolu ile özgürleşmesini sağlayanın da bu düşünce olduğunu beyan eder. Bu görüşler sanat eserinin sağladığı yüksek düzeydeki hazzı destekler mahiyettedir. Meydana getirdiği eserde izleyicilerin ortak paydada buluşması ise öznelerin aynı estetik beğeni ve estetik bilince sahip olmasındandır. Başka bir deyişle; bir yapıtın sanat eseri olması, o eserden alınacak estetik beğeni ve haz, bireyin duyarlılığı ile entelektüel bilgisinin uzandığı yere kadar olacaktır. Bu araştırmamızda sanat eseri bağlamında entelektüel Hedonizm ile ilişkili olarak, sanatçı, sanat tüketicisinin sahip oldukları estetik bilinç ve entelektüel bilgiye dayalı olarak alınan entelektüel haz duyumu irdelenmiştir. Sonuç olarak; sanatçının aşk ile var ettiği eseri ile kurduğu bağ ve oradan dışa yansıyanın izleyiciye ayna olması, belki de İnsana sunulan mucizelere tanık olma isteğinden kaynaklanmaktadır. Sanat eseri, kendi içinde gizlediği gücü karşısındaki insan aklının uzanabileceği en geniş alanlara kadar yayarak, insanlığın varoluş alanlarını genişletirken belki de kendi özünde yer alanı keşfetmesini sağlamaktır.
While the manipulated societies of the modern age keep up with the age as if everything is OK; The individual who communicates with the real work of art will, by nature, strive to find the highest pleasure he sought. The human mind is trying to make the universe he lives in understandable with his mind. This understanding will carry him to objective knowledge and will also make him enjoy life. Adorno expresses that the power of art is derived from representing the unrepresentable. It also declares that it is this idea that allows the individual to be liberated through art, depending on aesthetics. These views support the high level of pleasure provided by the artwork. The meeting of the audience in the common denominator is that subjects have the same aesthetic taste and aesthetic consciousness. In other words; The fact that a work is a work of art, the aesthetic taste and pleasure to be received from that work will be up to the place where the individual's sensitivity and intellectual knowledge reach. In this study, in relation to the intellectual hedonism in the context of the art work, the artist, the aesthetic consciousness of the consumer of art and the intellectual pleasure received based on the intellectual knowledge is examined. As a result; the bond that the artist has created with love and the mirror reflected to the audience from the outside, perhaps because of the desire to witness the miracles offered to man. The work of art is to expand the areas of existence of humanity by expanding the power hidden within itself to the widest areas where the human mind can reach, perhaps to discover its own essence.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.