Günümüzde iletişim için genellikle telefon veya internet kullanılmakla birlikte eski dönemlerde bu amaç için mektup tercih edilirdi. Bir haberleşme aracı olarak ortaya çıkmasına rağmen zamanla başka amaçlara da hizmet etmeye başlayan mektup, kişiler arasındaki iletişimi ve sevgi bağını kuvvetlendirir, duygu ve düşüncelerin ifade edilmesini sağlar. Anı, günlük ve gezi yazıları ile birlikte mektup da okuruna dönem hakkında çeşitli bilgiler sunar. Yazar, kendi yaşamına, ailesine, duygularına vs. yer verirken toplumsal hayattan, yaşanan değişimlerden, toplumu etkileyen olaylardan da bahseder ve konu hakkındaki fikirlerini açıklar. Bunları yaparken de samimi bir üslup kullanır. Yayımlama kaygısı taşımadan yazdığı bu mektuplarda kendini açıkça ifade eder. Döneminin önemli yazarlarından biri olan Sâmiha Ayverdi ile kıymetli çalışmalara imza atmış bir akademisyen olan Annemarie Schimmel’in yazışmalarını ihtiva eden Mektuplar-2 adlı kitapta bir dönemin algısı iki farklı kültüre mensup kişiler tarafından sunulur. Bu bakımından önemlidir. Çünkü 1953 ile 1991 yıllarını kapsayan mektuplar, hem kendi hayatları ve çalışmaları hakkında bilgi sahibi olmamız hem de yaşadıkları dönemin algısını kavramamız açısından çeşitli malzemelere sahiptir. Ayrıca mektupların uzun bir süre zarfına yayılmaları dolayısıyla hem kişilerin hem de toplumun değişimini görmek mümkündür. Bu çalışmamızda bahsi geçen mektuplardan yola çıkarak Samiha Ayverdi ve Annemarie Schimmel’in birbirleri hakkındaki görüşlerini, sevgi üzerine söylediklerini, Schimmel’in memleket hasretini ve yaptıkları çalışmalar etrafında dile getirdiklerini değerlendirdik.
Although phone or internet are the generally used means for communication in these days, writing letter was the preferred method for communication in older times. Even though writing letter had emerged as a means for communication, it had also started to serve other purposes in over time such as reinforcing the communication and the bond of love between people, enabling them to express their emotions and thoughts. Along with memoirs, diaries and travel articles, the letters also provide various information about period to which they belong. The author writes about his own life, his family, his feelings, etc… At the same time he discusses the social life, the changes in life, the events which affects the society and explains his opinions about the subject. He also uses a sincere tone when writing about these things. He expresses himself openly in these letters without any publishing related anxiety. In this book of Mektuplar-2, which contains the letters of Annemarie Schimmel, an academician who had carried out valuable studies and Sâmiha Ayverdi, one of the most prominent writers of her period, the perception of a period is presented through the points of view of two people belonging to different cultures. Therefore this book is very important in this is aspect. The letters were written during a period between 1953 and 1991. They contain various materials in terms of our understanding of their own lives and studies and understanding of the perception of their period. In addition, it is possible to observe the changes in individuals and also the society as the letters spread over a long period of time. In this study, we evaluated the opinions of Samiha Ayverdi and Annemarie Schimmel about each other, what they said about emotions, compassion and love, Schimmel's longing for her home town and the works they made.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.