Bandung Konferansı, Soğuk Savaş döneminde ABD ile SSCB’nin başı çektiği Batı ve Doğu Bloklarına dâhil olmak istemeyen, sömürgeciliğin etkisinden henüz kurtulmuş olan devletlerin “tarafsızlık”, “bağlantısızlık” gibi ideallerini ifade ettikleri bir toplantı olmuştur. Bağlantısızlar Hareketini ortaya çıkarması bakımından 18-24 Nisan 1955 tarihleri arasında toplanan Bandung Konferansı; dünya siyasi tarihinde oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Hindistan’ın başı çektiği devletler önce Kolombo’da ardından Bogor’da bir araya gelerek Bandung Konferansı’nın hangi şartlar altında, hangi ülkelerin katılımlarıyla gerçekleştirileceğini kararlaştırmışlardır. I. Dünya Savaşı’nın ardından emperyalizme karşı bir İstiklal Savaşı gerçekleştiren Türkiye de Bandung Konferansı’na davet edilmiştir. Türkiye, emperyalizmden muzdarip olan bu devletlerin bağımsızlıklarına saygı duymakla birlikte konferansın ana düşüncesi olan tarafsızlık fikrine sıcak bakmadığını konferans oturumlarında dile getirmiştir. Türkiye’nin takip ettiği bu politikanın nedeni ise şüphesiz Hindistan ve Mısır gibi devletlerin Türkiye için bir tehdit oluşturan SSCB’yle yakın ilişkileri ve konferansa katılan Çin Halk Cumhuriyeti’nin de komünist bir rejime sahip olmasıdır. Bu durum Türkiye’nin konferansta bir nevi Batı dünyasının temsilcisi olarak davranmasına ve tarafsızlık fikrine karşı bir refleks geliştirmesine neden olmuştur. Nitekim Başbakan Yardımcısı Fatin Rüştü Zorlu, Bandung Konferansı’nda yaptığı konuşmasında tarafsızlık fikrinin ülkelerin bağımsızlıklarına zarar vereceği çıkışını yapmış ve komünist yayılmacılığının da sömürgecilik hareketi olarak değerlendirilmesi talebinde bulunmuştur. Zorlu’nun bu talebi kabul görmüş ve konferans metninde yer almıştır. Türk basını da 29 ülkenin katıldığı Bandung Konferansı’nı yakından takip etmiş ve dönemin gazetelerinde Hükümetin konu ile ilgili tezini benimseyen yazılar yayınlanmıştır.
Bandung Conference was a meeting of states, which did not want to participate to Eastern Bloc led by the Soviet Union (the U.S.S.R.) or Western Bloc lead by the U.S.A during the Cold War and which freed themselves from colonialism and expressed their ideals for “neutrality” or “nonalignment”. Held on April 18–24, 1955, Bandung Conference has an important place in the political history of the world with regards to the formation of the Non-Aligned Movement. The states lead by India gathered together in Colombo and in Bogor and decided the conditions of Bandung Conference and the participating countries. Following the World War I, as a country fought for its independence Turkey was also invited to the Bandung Conference. Turkey is a country that respects independence of the countries suffering from imperialism and expressed its opinion against the idea of non-alignment at the sessions of the conference. The reason for this policy was certainly caused by the close relationship of the countries, such as India and Egypt, with the U.S.S.R. that is a serious threat for Turkey and the communist regime adopted in one of the Bandung conference attendees, People’s Republic of China. This situation caused Turkey to act like a representative of the Western World and to raise a voice against the idea of non-alignment. The Turkish Deputy Prime Minister Fatin Rüştü Zorlu mentioned that the idea of non-alignment would be harmful to the independence of those countries and requested that communist expansionism should be evaluated as a form of colonialism movement. The request of Zorlu was accepted and took part in the conference texts. Turkish press also closely followed the Bandung Conference that united 29 countries. Articles supporting the idea of Government were published in the newspapers of the time.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.