SEKÜLERİZM VE EDEBİYAT ELEŞTİRİSİ

Author:

Number of pages:
513-527
Language:
Year-Number:
2018-Volume 13 Issue 28

Sekülerizm, bireysel ve toplumsal yaşamın her alanında olduğu kadar akademik ve kültürel konularda da tartışmaların odağında yer almaktadır. Makalemizin konusunu oluşturan sekülerizm ile edebiyat ve edebiyat eleştirisi arasındaki ilişki, bu alanın en önde gelen eleştirmenlerinden ve entelektüellerinden biri olan Edward Said’in perspektifinden ele alınmaktadır. Daha çok Oryantalizm kitabıyla haklı bir üne sahip olan Edward Said, bütün eleştiri nosyonunu sekülerizmi temel alarak inşa etmiştir. Bu çalışma en yaygın anlamıyla dini ve dünyevi olanın birbirlerinden ayrılması, dünyevi eylemlerde ilahi müdahalenin reddedilmesini ifade eden sekülerizmin edebiyat ve eleştiriye uygulanması ve bu alanlara yansıma biçimini incelemektedir. Said’in seküler eleştiriyi yalnızca dünyanın maddi uygarlığının oluşumunun ve tarihi biçimlendirme ve ona yön verme yetisinin insan oğluna ait olduğunu iddia etmekte ve ilahi menşeli metafizik ögeleri müdahaleleri reddetmekle kalmadığını, bu anlayışın Said’in eksik anlaşılmasına yol açtığını, eleştirinin eleştirinin aynı zamanda milliyetçilikten, eleştirmenin ve entelektüelin profesyonellikten bağımsız ve evrensel niteliklere sahip olması gerektiğini; eleştirmenin kendisini evrensel, sürgün olarak görmesini ve hümanist değerlerle donanması gerektiğini savunmaktadır. Said’in görece daha az bilinen bu yönü diğer çalışmalarının gölgesinde kalmış ve dolayısıyla yeterince anlaşılamamıştır. Said, eleştiri alanında kontrapuntal adını verdiği çok sesli okuma yöntemiyle bir edebi eseri en geniş anlamıyla toplumsal dinamikleri göz önünde bulundurarak anlamaya çalışmak gerekmektedir. Said’in ifade ettiği anlamda sekülerizm, insanın dünyevi ürünü olan bir eser olarak tarihi tanımlama çabasını nitelemektedir.

Keywords


Secularism is at the center of discussions on academic and cultural issues as well as in every aspect of individual and social life. The relation between secularism and literature and literary criticism, which is the subject of our article, is considered from the perspective of Edward Said, one of the most prominent critics and intellectuals of this field. Edward Said, who has a well-deserved reputation for his work on Orientalism, constructed the notion of all criticism on the basis of secularism. This study examines the application of secularism, which refers to the rejection of divine intervention in worldly actions, the way it applies to literature and criticism, and its reflection on these areas. The article argues that Said not only rejected secular critique but the ability to form and direct the formation and history of the world's material civilization, and not only reject the interventions of the metaphysical elements of divine origin; that critics and intellectuals should be independent and universal qualities independent of professionalism and the critic should be regarded as universal, exile and equipped with humanist values. Said's relatively less-known aspect has been overshadowed by his other work, and is therefore poorly understood. According to Said, in the field of criticism, it is necessary to try to understand a literary work in the broadest sense by taking into account the social dynamics by the method of reading which he calls contrapuntal. In Said's sense, secularism characterizes the attempt to define the history as a worldly product of human beings.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 1,084
Number of downloads 496

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.