ÖZET Dünya’da ilk örgütlü yardım kuruluşu olan Kızılhaç, savaşlarda yaralanan askerlerin tedavisini sağlamış ve savaş alanının gerisindeki sivil halka önemli yardımlar yapmıştır. Kızılhaç’ın yapmış olduğu olumlu etkiler üzerine Osmanlı Devleti’nde de Hilal-i Ahmer (Kızılay) Cemiyeti 14 Nisan 1877 tarihinde kurulmuştur. 1877-79 Osmanlı-Rusya ve 1897 Osmanlı-Yunanistan Savaşlarından sonra iki defa faaliyetlerine ara veren Hilal-i Ahmer Cemiyeti, II. Meşrutiyet’in ilanından itibaren aralıksız olarak çalışmalarını sürdürmüştür. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra İstanbul’un dışında da teşkilatlanmaya başlayan Hilal-i Ahmer Cemiyeti, vilayetlerde Hilal-i Ahmer merkezleri, kazalarda ise Hilal-i Ahmer şubeleri adı altında açılmıştır. Niğde Hilal-i Ahmer Cemiyeti de 1912 yılında kurulmuş ve bu tarihten itibaren yardım faaliyetlerine başlamıştır. Niğde Hilal-i Ahmer Cemiyeti topladığı bağış ve yardımlar ile afetzedelerin yanında olmak, Milli Mücadele Döneminde ordunun ihtiyaçlarını karşılamak, Lozan Antlaşması’ndan sonra gerçekleştirilen nüfus mübadelesinde muhacir ve göçmenlerin ihtiyaçları ve sağlık sorunları ile ilgilenmek gibi farklı birçok konuda hizmet vermiştir. Araştırmanın konusunu Osmanlı Devleti’nden Cumhuriyet İdaresine miras kalan Hilal-i Ahmer Cemiyeti’nin Niğde merkezi ve şubelerinin faaliyetleri oluşturmuştur. Çalışmanın ana kaynağını Kızılay Arşivi’nde bulunan belgeler oluşturmuştur. Ayrıca araştırma ve inceleme eserler de incelenmiştir. Elde edilen bilgi ve belgeler ışığında Niğde Hilal-i Ahmer Cemiyeti’nin kuruluşu, yöneticileri, bütçeleri ve yapmış olduğu yardım faaliyetleri açıklanmaya çalışılmıştır.
ABSTRACT The first institution was the Red Cross (Kızılhaç) which made aid to those wounded soldiers in the war and they were treated by the doctors and nurces of the Red Cross in and behind the frontlines. The Red Cross aided in also ordinary people who needed help in many ways including health or financial matters. When the positive affects of the Red Cross became known by the officials in Muslim World including the sultans or other top governors, it was imitated and the similar institution namely Red Crescent was established with the name of Hilal-ı Ahmer Cemiyeti on 14 April 1877. This institution made many usefull aids and helps to the Ottoman soldiers in the Russo-Ottoman War of 1877-1878 and in that of 1897 with the Greeks. From time to time this institution had a break to its activities and after the 2 nd Constitution its work became permanent and its activities widened not only to Istanbul but now on to Anatolia. On time this institution has opened branches in every district of the provinces. After the opening of the this institution in 1877 it was closed sometime later and opened again in 1912. Especially Hilal-ı Ahmer was very active in their acitivities during the wars of the national struggle and after that in the Population Exchanges. The main aids and activities of the Hilal-ı Ahmer were to help the Ottoman soldiers in the frontlines and immigrants who came to Anatolia from the Balkans. This institution help these immigrants to settle and find livelihood in the newly settled places. The soldiers and immigrants were given health aids and some livelihood and some tools.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.