Memlûkler döneminde Halep’te doğup büyüyen, devrinin önemli ulemasından biri olan Ebü’l-Velîd İbnü’ş-Şıhne (749-815/1348-1412), Halep, Dımaşk, Kahire gibi şehirlerdeki hocalarından tahsil ettiği ilimleri talebelerine iletmekle beraber devrinin muteber Hanefî fakihlerinden biri olmuştur. Tarihe dair kayıtları bakımından da bir tarihçi olan İbnü’ş-Şıhne’nin ilmî yönüne ilaveten onu farklı kılan bir diğer yanı siyasî sahadaki faaliyetleridir. Memlûk emirleri arasında yaşanan isyanlardaki gönüllü veya gönülsüz tarafgirliği, Timur’un Halep’i istilâsında ulemâ ile yaptığı görüşmelerdeki konumu onun diğer alimlere nazaran farklı bir konumda olduğunu göstermektedir. Zira bu görüşmede Halep ulemâsını temsilen sorulan sorulara cevap veren İbnü’ş-Şıhne olmuştur. Timur ile aralarında geçen görüşmeleri Ravzü’l-menâzir’inde detaylarıyla aktaran İbnü’ş-Şıhne’nin bu kayıtları, fetih ve yönetim anlayışı ile İslâm diniyle ilişkisi yüzyıllardır tartışılan Timur’un âlimlerle yaptığı konuşmalara örnek teşkil etmesi bakımından önemlidir. Nitekim bu olayı aktaran çok az kaynak vardır. Timur’un hayatını konu alan Yezdî ve Şâmî’nin Zafernâme’leri bu hadiseyi hiç aktarmazken Timur aleyhtarı olarak bilinen İbn Arabşah ise birebir İbnü’ş-Şıhne’nin ağzından hadiseyi nakletmektedir. Dolayısıyla Ravzü’l-menâzir bu görüşmenin nakli için birinci elden ve en önemli kaynaktır. Timur, fethettiği diğer şehirlerde de yaptığı gibi Halepli alimlere bazı sorular yöneltmiştir. Onun burada üzerinde durduğu üç ana konu olmuştur. Birincisi savaşan iki taraftan ölenlerin (Halepliler ve Timur’un askerleri) hangilerinin şehit olduğu, ikincisi Hz. Ali, Mâviye ve Yezid’in durumu, üçüncüsü de Muâviye ve Yezid’in lânetlenmesinin caiz olup olmadığı konularıdır.
Abu al-Valīd Ibn al-Shihna (749-815 / 1348-1412), who was born and grew up in Aleppo during the Mamluks period, conveyed the information he collected from the teachers in cities such as Aleppo, Damascus and Cairo. He was one of the esteemed Hanafi scholars of his time. Ibn al- Shihna is a historian at the same time due to its historical record in addition to its scientific direction. Another feature that distinguishes him from other scholars is the activities on the political scene. He sometimes voluntarily disagreed with the reluctance among the Mamluk emirs sometimes voluntarily. He is also an important person in talks with the scholars when Timur invaded Aleppo. all this shows that he is in a different position among scholars. As a matter of fact, Ibn al-Shihna has responded to the questions asked as the representative of Aleppo scholars and he details the interviews with Timur in his book Ravzü'l-menâzir. These records are important in terms of Timur's discussion with scholars, which has been discussed for centuries in relation to the conception of conquest and management and Islamic religion. As a matter of fact, there are very few resources that convey this fact. Zafernâmes of Yazdî and Shâmî, which have been the subject of Timur's life, have never conveyed this tradition and Ibn Arabshah, known as the enemy of Timur, conveys the tradition from Ibn al-Shihna. Hence, Ravzü'l-menazir is the first and most important source of the transfer of this interview. As Timur did in other cities he had conquered, he asked some questions to the Aleppo scholars. There are three main issues that he has put up here. The first question is that those killed by the two sides who fought (Aleppo and Timur's troops) reached the martyrdom. The second question is the situation of Hz. Ali, Muaviya and Yazid. The third question is whether or not it is permissible to curse Muaviya and Yazid.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.