Türkiye - Irak ilişkileri sorun, işbirliği ve karşılıklı çıkar alanlarında müspet ya da menfi bakımdan her dönem gündem oluşturmuştur. İkili ilişkiler her iki devletin de barışa, güvene ve ilerlemeye ihtiyaç duyduğu bir dönemde başlamıştır. Ancak bu dönemde ilişkiler işbirliğine dönüşmemiştir. Çünkü iki ülke arasında I. Dünya Savaşı’ndan kalan psikolojik bir mesafe halen mevcuttur. Ardından hem bağımsızlığı pekiştirme isteğinin hem de o dönemde mevcut uluslararası sistemin iki devleti işbirliğine yönlendirdiği yeni bir sürece girilmiştir. İki devlet arasındaki ilk çok taraflı akitler de bu yıllarda imza edilmiştir. II. Dünya Savaşı’nın bitimiyle birlikte ortaya çıkan iki kutuplu uluslararası sistem tüm dünya ile birlikte bölgesel dengeleri de değiştirmiştir. Ayrıca bu dönemde ilişkilerdeki belirleyicilerin sayısı İsrail’in kuruluşu, Arap Birliği’nin ortaya çıkışı, Mısır’ın bağımsızlığı, Truman Doktrini, Marshall Planı vb. yeni gelişmelerle birlikte bir hayli artmıştır. İkili ilişkiler, Türkiye’nin ve Irak’ın her üç dönemde izledikleri genel politikaları ve bunlardaki dönemsel değişimleri doğrudan yansıtmıştır. Tüm bu süreçlerde bazıları devletlerin kendi ihtiyaçlarından bazıları ise dış etkenlerden kaynaklanan bir dizi antlaşma, sözleşme ve protokoller imzalanmıştır. Dış etkenlerden kaynaklanan antlaşmalar güvenliğe ilişkin konularda beklenen etkiyi yaratmada başarısız ancak iki ülke ilişkilerinin ve uluslararası siyasi konjonktürün anlaşılması bakımından işlevsel olmuşlardır. Diğer taraftan devletlerin kendi ihtiyaçlarından kaynaklanarak imzalanan antlaşmalar ise beklentileri daha fazla karşılamışlardır.
Turkey - Iraq relations have always created the agenda in the fields of problem, cooperation and mutual interests in terms of positive or negative respects. Bileteral relations were initiated at a time when both states needed peace, trust and progress. However, in this period the relations have not turned into cooperation. Because there was still a psychological distance between the two countries that remained in the First World War. Then, a new period was entered where both the desire to consolidate independence and the international system existing at that time direct Turkey and Iraq to cooperate. The bipolar international system that emerged at the end of Second World War has changed the regional balances with the whole world. Furthermore the number of determinants in bileteral relations increased considerably by new developments such as the establishment of Israel, the independence of Egypt, the application of the Truman Doctrine and the Marshall Plan etc. Bileteral relations directly reflected both Turkish and Iraqi foreign policies and related periodic changes in all three periods. In all these processes, important treaties, conventions and protocols have been signed arising from states’ needs or external factors. The treaties which have been signed arising external factors failed to create the expected impact on security issues but were functional in terms of understanding the relations between two countries and international political conjuncture. On the other hand the agreements signed by the states based on their own needs have met the expectations more.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.