Çeviri işlemi günümüzde toplumları ve bireyleri birbirine yaklaştıran ve onlar arasında her türlü diyalogun ya da iletişimin kurulmasını sağlayan vazgeçilmez bir etkinliktir. Yapılan çevirilerin kalitesinin artması bakımından çeviri eleştirisinin, çeviri bilimdeki önemi tartışılmaz bir gerçektir. Çeviri tarihi, insanoğlunun varlığıyla birlikte anılmaktadır. İnsanın, kendisi için yabancı olan dünyada, içinde yaşadığı toplumun dilini öğrenip varlığını sürdürebilme ve birlikte yaşadığı insanlarla iletişim kurma zorunluluğu, toplumlar arası düzeyde de zorunlu hale gelmiştir. Zira küreselleşme sürecinde sınırların kalkmasıyla birlikte toplumsal iletişim doğal olarak gerçekleşmektedir; önemli olan söz konusu iletişimin sağlıklı ve yeterli düzeyde gerçekleşmesidir. Mahmut Şevket Esendal, eserleriyle olduğu kadar şahsiyeti, yaşam tarzı ve bütün bunların arka planında sahip olduğu kültürün derinliği ile de yakın dönem Türk Edebiyatının önemli şahsiyetleri arasında yer almaktadır. Bu çalışmada önce yazar Mahmut Şevket Esendal ve eser hakkında kısa bilgi verildikten sonra Almancaya çevrilen “Ayaşlı ile Kiracıları” adlı eseri, Gideon Toury’nin Erek Odaklı Çeviri Kuramı ışığında incelenmeye tabi tutulmuştur. Bu teoriye göre çeviri erek kültür için yapılır ve eşdeğerlik açısından çeviri metni, kaynak metnin normlarına yakınsa “yeterli çeviri”; erek metnin normlarına yakınsa “kabul edilebilir çeviri” olarak değerlendirilir. Çalışmamızda “Ayaşlı ile Kiracıları” adlı eser Almancaya nasıl aktarıldığı incelenecektir. Yapılan çeviri Gideon Toury’nin Erek Odaklı Çeviri Kuramına göre “yeterli” mi yoksa “kabul edilebilir” mi olduğu gözlemlenecektir.
Translation is an essential process which, in today’s world, brings nations and individuals closer to each other and allows the creation of dialogue and/or communication between them. It is an undeniable truth that the place of translation criticism has an important role in translation studies for increasing the quality of translations made. The history of translation dates back to the existence of the mankind. Man’s obligation to learn the language of his own society to be able to survive and to communicate with his own community, has become an inter-communal obligation as well. This happens naturally due to the removal of borders during the globalization process; what matters is that this communication should be performed at a healthy and adequate level. Mahmut Şevket Esendal is one of the contemporary Turkish literature writers thanks to his work as well as personality and life style and the depth of cultural knowledge that he has accumulated in the background of all of these. In this study, Mahmut Şevket Esendal’s novel titled “The Man from Ayaş and His Tenants” was translated in the light of Gideon Toury’s target-oriented translation approach. According to this theory, the translation is made for the target culture and if the translated text is closer to the norms of the source text in terms of translation equivalence then it is considered as an “sufficient translation” and if the translated text is closer to the norms of the target culture then it is considered as an “acceptable translation”. In our study the novel “The Man from Ayaş and His Tenants/ Die Mieter des Herrn A” will be examined in terms of its translation to the target culture (German). The translated text will be evaluated using Gideon Toury’s target-oriented translation method and a decision will be made whether the translation is “sufficient” or “acceptable”.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.