Kurân’a ve onunla alakalı ilimlere ilişkin çalışmalar, son yıllarda hem nitelik hem de nicelik olarak büyük bir artış göstermiştir. Bilginler, bu çabalarıyla Kurân’a ve onunla ilgili bilimlere daha derin ve nesnel katkılar sunmuştur. Bu açıdan ulûmu’l-kurân arasında çok önemli bir yer işgal eden mekkî ve medenî sure ve ayetler meselesi, tefsirlerde henüz halledilememiştir. Zira bu konuda birçok çalışma yapılmasına rağmen nakle ve rivayete bağlı tutum, daha da kökleşmiş ve artık aşılamaz bir engel haline gelmiştir. Gerçekten bunun sonucu olarak yazılan Arapça ve Türkçe birçok tefsirde sorunun kıyısında dolaşılmış ve dirayete dayanan bir fikir ifade edilmemiştir. Çok ilginçtir ki bu surede anlatılan beni israilin, diğer surelerde anlatılanlardan tamamen farklı bir içeriğe sahip olduğu ifade edilmiştir. Böylelikle Beni İsrail suresi olarak adlandırılması hem konusuyla mutabakatı hem de mantıklı birlikteliğiyle oldukça anlamlı bulunmuştur. Enam suresi hariç bu sure dışındaki hemen hemen hiçbir mekkî surede zikredilmeyen sosyal, siyasi, ahlaki, edebi ve iktisadi prensipler, oldukça fazla olarak bu surede vaz edilmiştir. Mekkî surelerden istisna edilen ve medenî olduğu iddia edilen ayetlerin, Beni İsrail veya İsra suresinde de olduğu açıklanmıştır. Yeni yazılanları da dâhil olmak üzere bu durum, birçok tefsirde varlığını günümüze kadar devam ettirmiştir. Bu çalışma, sure ile ilgili birçok Arapça veya Türkçe çalışmaya konu olan hatta ulûmu’l-kurân eserlerinde bile sözü edilen ve sureden istisna edilerek medenî oldukları varsayılan bir problemi gündeme almıştır. Bu çalışmada deliller ve veriler yardımıyla, dahası dirayete önem veren ulemanın da delaletiyle mevzu bahis olan ayetlerin surenin bütünlüğünde önemli yerler işgal ettiklerini ve sureden istisna edilmelerinin doğru olmayacağını gösterilmeye çalışılmıştır. Buna göre mekkî ve medenî ilmi teşekkül ettikten beri gelen bu tür rivayet ve bilgilerin, aslında delillendirmek için ele alınan konuyu tasdik etmediği, ona delil olmadığı ve en azından sureden istisna edilmesi gereken bir ayet olmadığı gibi bazı sonuçlar elde edilmiştir.
Abstract The studies that are related to the Quran and the sciences about it had increased quantitatively and qualitatively in recent years. It was thought that the labors of the scholars submit deeper and more objective contributions to the Quran and the sciences about it. In that respect, the issue of Makki and Madani which has significant place in ‘ulumu’l Qur’an had just solved. Although there are a lot of studies on it, the attitude based on the naql and riwayah had become as firmly situated and impassable obstacle. Indeed, as a result of that it was rounded to the subject in some written Arabic and English tafsirs and an idea which based on dirayah was not mentioned. Interestingly, it was mentioned that Bani Israel narrated in this surah had totally different content from the other chapters’ wordings. Thus, it is seen that the naming of that chapter as Bani Israel is meaningful in the context of consensus with its subject and logical association. The social, political, moral, literal and economic principles that almost never mentioned in Makki chapters outside that surah except for the surah of Enam were preached in that chapter. The verses that are excepted from Makki and claimed as Madani were declared in this chapter naming as Bani Israel or Isra too. This matter has still existence in many commentaries and interpretations including newly writtens. This study puts the problem which is dealt with the subject in many studies, mentioned in ‘ulumu’l Qur’an works and assumed as Madani while exempting from the surah on the agenda. The aim of this study is to show that the verses in question have important place in the integrity of the chapter with the help of evidences and data, the signs of scholars who attach importance to dirayah and it is not right to exempt these verses from the chapter. Accordingly, some results which are these kind of information and narrations do not confirm to subject that is dealt to prove actually since formation of the science of Makki and Madani, they are not a prove for it, and at least there is no verse which is necessary to exempt from the chapter are received.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.