Ticarî iletişim (reklam, sponsorluk, ürün yerleştirme, tele-alışveriş), yayıncı kuruluşların ekonomik bağımsızlığının sağlanması bakımından oldukça önemlidir ve gereklidir. Ayrıca, mal ve hizmetlerin sağlıklı bir biçimde tanıtılması hususu da kamu yararı bakımından önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı, radyo ve televizyon yayınlarını düzenleyen 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun bakımından radyo ve televizyon yayıncılığında reklamlar özelinde yaşanan hukukî sorunları tespit etmek ve bu sorunların nereden kaynaklandığını ortaya koymaktır. Çalışma, ticarî iletişim türlerinden biri olan reklam yayıncılığının problemli bir alan olduğu varsayımına dayanmaktadır. Çalışmanın bakış açısını ise Toplumsal Sorumluluk Teorisinin öngördüğü “özgür fakat sorumlu basın – yayın” anlayışı oluşturmaktadır. Yapılan veri analizi sonucunda RTÜK’ün 01.12.2017 – 28.02.2018 tarihleri içerisinde almış olduğu kararlar incelenmiş ve Türkiye’de yayın yapan tüm radyo ve televizyon kuruluşlarının reklam yayın ilkelerini hangi sıklıkla ihlâl ettiği tespit edilmiştir. Ulaşılan sonuçlara göre, “yanıltıcı reklamlar” % 43 oranla en fazla ihlâl edilen reklam ilkesi olmuştur. Sırasıyla “reklam sürelerinin aşılması” ile “gizli reklam”, en fazla ihlâl edilen ikinci ve üçüncü reklam düzenlemeleridir. Söz konusu üç reklam ilkesinin ihlâl oranı da, reklam yayınlarını düzenleyen 14 ilke içerisinde % 82 paya sahiptir. Ayrıca, Türkiye’de en fazla ihlâl edilen reklam ilkelerine “doğrudan satış programları”nın yol açtığı ve RTÜK yaptırımlarının yetersiz kaldığı hususu da ortaya konulmuştur.
Advertising is an important and necessary program type in terms of ensuring economic independence of broadcasters. The aim of this study is to determine the legal problems experienced in radio and television broadcasting in terms of advertisements with regard to Law No 6112, which regulates radio and television broadcasts. The study is based on the assumption that broadcast advertising is a problematic area. In the perspective of the study consists of a free and responsible broadcasting approach which is defined by the Social Responsibility Theory. As a result of the data analysis, the decisions taken by the RTÜK between 01.12.2017 and 28.02.2018 have been examined and attempted to determine violation of advertising codes in the Law No. 6112 by broadcasters. It has been determined that the most violated advertising code is "misleading advertising”. In addition, violations are caused by tele-shopping programs. 79% of the violations have been sanctioned by upper limit sanctions. Nevertheless, it has been seen that some media service providers repeated the same violations over and over again. Therefore, sanctions in the law No. 6112 are insufficient. It has been determined that the share of national media service providers in violation is very low. The reason for this is that the sanctions on the national media service providers are quite high.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.