Murâbıtlar Devleti Hükümdarı Ali b. Yûsuf b. Taşfîn Zamanında Devrin Nüfuzlu Fakihlerinin Fetvası ile İhyâu ‘ulûmi'd-dîn‘in Yakılması

Author:

Number of pages:
355-380
Language:
Year-Number:
2018-Volume 13 Issue  2

448 (1056) senesinde Kuzey Afrika’da kurulan Murâbıtlar Devleti, 483 (1090) yılından itibaren Endülüs bölgesine de hâkim olmuş, 541’e (1147) kadar varlığını sürdürmüştür. Dînî gayelerle kurulan Murâbıtlar Devleti’nde, kuruluşundan itibaren fakihler gerek devlet yöneticileri gerek toplum nezdinde önemli bir konuma sahip olmuşlardır. Murâbıtlar Devleti hükümdarlarından Ali b. Yûsuf b. Taşfîn (v. 537/1143) zamanında, fakihlerin nüfuzu daha da artmıştır. Kaynakların naklettiğine göre bu hükümdar, fakihlerin görüşlerini esas alma hususunda büyük özen göstermiş, yönetiminde onlara danışmayı itiyat haline getirmiştir. Ali b. Yûsuf b. Taşfîn üzerinde en müessir fakihlerden biri, devrin mâlikî fukahasından Kādılcemâa Ebû Abdullah b. Hamdîn’dir (v. 508/1114). İbn Hamdîn, diğer fakihlerle birlikte, bu dönemde Mağrip ve Endülüs bölgesine ulaşmış olan Gazzâlî’nin İhyâu ‘ulûmi'd-dîn isimli kitabını, ihtivâ ettiği tasavvufî ve felsefî görüşler sebebiyle, selef akîdesine aykırı addetmiş ve bu eserin yakılmasına karar vermiştir. Bu fetva, Ali b. Yûsuf b. Taşfîn döneminde uygulanmış, onun oğlu Taşfîn b. Ali b. Yûsuf zamanında da ilgili hususla alakalı takibatlar sürdürülmüştür. İhyâu ‘ulûmi’d-dîn’in yakılma hadisesi son dönemlerde de tartışılmıştır. Bu çalışmada, gerek İbn Hamdîn ve ona yakın tarihlerde yaşamış Endülüslü mâlikî âlimlerden, gerekse son dönemlerde bu konuda fikir beyan etmiş araştırmacılardan, hadisenin daha iyi anlaşılabilmesine ışık tutacak mahiyette görüşler nakledilmiş ve konu tafsilatlı olarak ele alınmıştır.

Keywords


In 448 (1056), Murabıts State that was founded in the North Africa, then from the beginning of 443 (1090) Murabıts State conquered even Endülüs area and remained until 541 (1147). From the beginning of the Murabıts State which was founded for the aims of religion, fakihs had very important role both amoung the governors and the society. The effects of fakihs in the term of Ali b. Yusuf b. Taşnîf (537/1143) who was one of the emperor of the Murabıts State increased. According to the sources this emperor gave much importance to the opinions of the fakihs and he used to take their opinions in his term. One of the most effective fakihs over Ali b. Yûsuf b. Taşfîn was Kādılcemâa Ebû Abdullah b. Hamdîn (508/1114) who was one of the famous Maliki fakihs in that term. In this term, Ibni Hamdin with the other fakihs accepted İhyâu Ulûm’id-Dîn book that reached it’s effects to Magrib and Andalusia as against the Selefi believes then they gave fetva about burning this book because of it’s philosophical and mystical contains. This fetva applied in term of Ali b. Yûsuf b. Taşfîn, even in term of his son Taşfîn b. Ali b. Yûsuf many prosecutions had continued. The event of burning İhyâu Ulûm’id-Dîn book was disputed even in the present. In this paper some opinions from both Ibn Hamdin with some Andalusian Maliki intellectuals who lived in the same term and some researchers who lived in modern term were analised detaily.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 913
Number of downloads 516

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.