Üstadın şiirini geçme ya da üstadı takip etme arzusu ile kaleme alınan nazireler, farklı yüzyıllarda yaşayan şairleri birbirine yaklaştıran bir bağ gibidir. Genel olarak bir şairin beğenilen bir şiirine, başka şairler tarafından aynı vezin, şekil ve redif ile kaleme alınan ve içerik yönünden benzeyen şiirlere nazire denmektedir. Türk Edebiyatında pek çok örneğine rastlanan nazire, en çok gazel ve mesnevi nazım biçimlerinde yazılmıştır. XIII. yüzyıl sonu ve XIV. yüzyıl başında Azerî sahasında yetişmiş Hasanoğlu, Azerbaycan’da anadiliyle şiirler yazan ilk şair olarak bilinmektedir. Hasanoğlu’nun Azerî Türkçesi ile yazdığı üç şiiri mevcuttur. Bunlardan Apardı göŋlümi bir ħoş ķamer yüz cān-fezā dilber / Ne dilber dilber-i şāhid ne şāhid şāhid-i server matlalı gazeline kendisinden birkaç yüzyıl sonra yaşamış Ahmedî ve Ahmed-i Dâ’î tarafından gazel nazım biçimiyle nazireler yazılmıştır. Hiç kuşkusuz şiirin genel yapısına hakim olan ne…ne bağlacıyla yaratılan anlam ve ahenk birliğinin de bu ilgide etkisi bulunmaktadır. Yapılan bu tekrarların ahenk unsurunu oluşturmasının yanı sıra söz konusu bağlacın nazirelerde “tekrarlanan söz kalıpları”na da bir misal teşkil ettiği görülmektedir. Makalede Hasanoğlu’nun şiirini model alan Ahmedî ve Ahmed-i Dâ’î’nin gazelleri karşılaştırmalı olarak incelendi, manzumeler arasındaki benzerlik ve farklılıklar ortaya konmaya çalışıldı. Ek olarak Mehmet Fuat Köprülü’nün 1925 yılında Darü’l-Fünun Edebiyat Fakültesi Mecmuası’nda yayımladığı “Âzerî Edebiyatına Aid Notlar: Hasanoğlu-Habîbî” adlı makalesinin Hasanoğlu ile ilgili kısmı yeni harflere çevrilerek eklendi.
The nazires taken with the desire to pass the master's poetry or pursue the master are like a bond that brings poets living in different centuries closer together. The poetry of the master is called nazire by poems which are generally similar to a poet 's acclaimed poem, similar poems, shapes and redifs taken by other poets and similar in content. The nazire, which is found in many examples in Turkish Literature, is mostly written in the form of gazel and mathnawi poems. Hasanoglu, raised in Azerbaijan at the end of the 13th century and the beginning of the 14th century. There are three poems written by Hasanoglu. Gazel is one the of these poems and subject of this article. There are two gazel is models of Hasanoglu’s poem was written by Ahmedi and Ahmed-i Da’i. There is no doubt that the unity of harmony and harmony created by the connection of “what ... what” dominates the general structure of poetry. It is seen that these repetitions made an element of harmony as well as an example of the “repetitive word patterns” in the nazires. The gazelles of Ahmedi and Ahmed-i Da’i, models of Hasanoglu’s poetry, were studied comparatively similarities and differences between the poems were tried to be revealed. Mehmet Fuat Köprülü has article is titled “Notes to Azeri Literature: Hasanoğlu-Habibi” published in the magazine of Darü’l-Fünun Literature Faculty in 1925.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.