Kıbrıs coğrafi ve stratejik öneme sahip olan bir adadır. Bulunduğu konum adaya bu özellikleri kazandırırken aynı zamanda da adanın hareketli bir geçmişe sahip olmasına yol açmıştır. Çok eski dönemlerden itibaren çeşitli devletlere ev sahipliği yapmış olan adaya hakim olma mücadeleleri hiçbir zaman eksik olmamıştır. II. Selim döneminde Venediklilerden alınan Kıbrıs bu tarihten itibaren Türklerin hakimiyeti altına girmiştir. Aradan asırlar geçmiş, Rusya ile çıkar çatışmasına düşen İngiltere önceleri adayı Osmanlı'dan kiralamış ve I. Dünya Savaşı sırasında da ilhak kararı almıştır. Savaş sonrasında ise adanın hakimiyeti tamamen İngiltere'ye geçmiştir. Böylece ada ve adadaki Türkler için sıkıntılı günler başlamıştır. 1959 yılında üç devlet yani Türkiye, Yunanistan ve İngiltere arasında Zürih ve Londra Antlaşmaları imzalanmış, 16 Ağustos 1960'ta ise iki toplumlu Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmuştur. Fakat bu gelişmelerde Yunanistan'ın ve Rumların Türklere karşı olan tavırlarını değiştirmemiş, adadaki Türk nüfus yok edilmeye çalışılmış ve Enosis yani adanın Yunanistan'a ilhakını gerçekleştirmek için her yol denenmiştir. Adadaki Rum nüfusun fazla olduğu ileri sürülmüş, Türklere yönelik katliamlar yapılmış ve bu durum Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin sık sık gerilmesine yol açmıştır. Yaşanılan bu gerginlikler sırasında Türkiye zaman zaman diplomatik yollara başvurmuş zaman zamanda adaya müdahalede bulunma kararı alma yoluna gitmiştir. Fakat bu dönemlerde genellikle ABD'nin devreye girmesiyle sorun tam olarak çözülemese de kısmen yatıştırılmıştır. Bununla birlikte Kıbrıs'ta sular hiçbir zaman durulmamış, Yunanistan sürekli olarak Enosisi gerçekleştirmek için çabalamış hatta bu bağlamda engel gördüğü Rum lider Makarios'u bile bir darbe ile devre dışı bırakmıştır. Bütün bu gelişmeler Türkiye'yi iç ve dış politikada derin yankılar uyandıracak olan 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'na götürmüştür. Barış Harekatı'nda zafer Türkiye'nin olsa da sahip olduğu özellikler ve Yunanistan'ın tutumu nedeniyle Kıbrıs sorunu hiçbir zaman tam anlamıyla sona ermemiş, yakın geçmişte dahi sıkıntılar yaşanmıştır. Bu çalışmada adanın Türk hakimiyetine girişinden Barış Harekatı'na kadar geçen süreçte Kıbrıs sorunu genel hatları ile ele alınarak irdelenip konuya açıklık getirilmeye çalışılmıştır.
Cyprus is an island having geographically and strategically importance. Its location both gives these features and leads to have an active history. There were always fights to dominate the island which was home to various states from time immemorial. Cyprus was taken from Venice during Selim II’s reign. It came under the domination of Turks as of this date. After centuries, England which had a conflict of interest with Russia rented Cyprus from Ottoman Empire and took annexation decision during the World War I. After the war, England gained full domination of the island. Thus, rough times began for the island and Turks in island. The Zurich and London Agreements were signed between three states, Turkey, Greece and England, in 1959 and bi-communal Republic of Cyprus was established at 16 August 1960. However, these progression did not change the attitudes of Greece and Rum people against Turks, Turk population in the island were tried to be exterminated and it was made every effort to do Enosis, that is to realize the annexation of the island by Greece. It was claimed that there were much more Rum people in the island, it was carried out massacres against Turks and this situation caused to tense the relations between Turkey-Greece frequently. Turkey went to diplomatic channels at times and sought to make decision of intervention on the island at times during these tensions. Yet the issue were calmed down partly by the engagement of USA but could not be resolved fully in general at these times. Nevertheless, the issues was never be settled down in Cyprus, Greece made effort to realize Enosis consistently, moreover, deactivated Rum leader Makarios who was seen as a handicap with a coup in this context. All these progressions made Turkey carry out the 1974 Cyprus Peace Operation which would create deep reactions in domestic and foreign policies. Even so Turkey gained a victory in Peace Operation, Cyprus issue has never came to the conclusion completely because of the features of it and the attitude of Greece, there has been always problems even in more recent times. This study tries to clarify the subject by addressing the Cyprus issue in general terms within the period from domination of Turks to Peace Operation.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.