Kara filmler, içinden beslendikleri toplumsal yapının uyumsuzlukları, ekonomik, kültürel ve politik sıkıntılarının, toplumsal patlamaların perdeye yansımasıdır. Türkiye’de sinema toplumsal gerçeklikten, sosyal ve siyasal olaylardan dolayısıyla da gündelik hayat pratiğinden çokça etkilenmektedir. Bu gündelik hayat pratiğinde toplumsal uyumun bozulduğu ya da ekonomik açmazların insanları sürüklediği kötülük hali sinemada da kendisine yer bulmaktadır. Bu kötülük halinin yansıtıldığı filmlere bakıldığında, yüksek sinematografinin hâkimiyetinde suçla örülü hikâyelerin ve içine sürüklendiği kötülüğün sonuçları karşısında kendisiyle hesaplaşan karakterleri merkezine alan kara film anlatıları ile karşılaşılmaktadır. Stilin temayı belirlediği kara film, sosyolojik bir soruna sinematografik bir açılım katabilmiş bir alt tür olarak sinema tarihinde önemli bir yer edinmiştir. Yeni Türk Sineması içerisinde ise Nuri Bilge Ceylan sinemasının son yıllarda karafilm anlatılarıyla kurduğu yakın temas bu türü yeniden bir tartışma ortamına çekmiştir. Bu anlamda Bir Zamanlar Anadolu filmi ile Nuri Bilge Ceylan, en çok üzerine düşündüğü mekan olarak taşrayı, tanıdık bir stille anlamlandırmış ve bunu yaparken de kenti estetize eden kara filmin görsel üslubunu Anadolu’da suçla dolu bir geceyi anlatırken kullanmıştır. Nuri Bilge Ceylan sinemasının genel olarak önce stil daha sonra onu çağrıştıran tema ile olan ilişkisi Bir Zamanlar Anadolu filminde kara film estetiği ile şekillendirilmiştir. Bu çalışma boyunca Bir zamanlar Anadolu’da filminin yoğun stilize ve tematik üslubunun kara film perspektifinden Yeni Türk Sineması içerisindeki yeri ve de Kara filmin Türk sinema tarihindeki serüveni tartışılacak ve bu tartışma, tür eleştirisi ve sosyolojik eleştiri metoduyla gerçekleştirilecektir.
Film noir movies reflect the economic, cultural and political inconsistencies and difficulties of the social structure in which they are situated and social explosions on the movie screen. Film noir movies reflect the economic, cultural and political inconsistencies and difficulties of the social structure in which they are situated and social explosions on the movie screen. In Turkey, cinema is heavily influenced by social reality, social and political events and thus daily life. Economic crises and breakdowns in social harmony find a place in movies. Examination of films in which such difficulties are reflected shows that there are film noir narratives focusing on stories about crime and characters who reckon with themselves because of the evilness they cannot avoid under the dominance of high cinematography. In film noir, the style determines the theme. Film noir has a remarkable place in the history of film-making as a subgenre that has managed to offer cinematographic insight to a sociological problem. The close contact that the filmography of Nuri Bilge Ceylan has recently established with the film noir narratives in New Turkish Cinema has caused this genre to be discussed again. In this regard, Nuri Bilge Ceylan has brought meaning to the country, his main spatial focus, using a familiar style and used at the same time the visual style of film noir, which aesthetizes the film, when telling the story of a night of crime in Anatolia. The relationship between the films of Nuri Bilge Ceylan and the style and then the theme that is associated with them in general is shaped by the aesthetics of film noir in Bir Zamanlar Anadolu’da (Once Upon A Time In Anatolia). This study will discuss the place of the intensive and thematic style in Bir Zamanlar Anadolu’da in Turkish cinema from the film noir perspective using genre and sociological criticism.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.