İnsanın kendini gerçekleştirmesinde, çevresini ve kendisini anlamlandırmasının rolü büyüktür. Eğitimin hedeflerinden biri, insanın kendisini gerçekleştirmesine yardım etmektir. Bu nedenle kavramlar, eğitim için ayrı bir öneme sahiptir. Yapılandırmacı öğrenme teorisine göre, sonraki öğrenmeler önceki bilgilerin üzerine inşa edildiği için, öğrencilerin sahip oldukları ön bilgiler ve yanlış kavramalar öğrenmede son derece önemlidir. Kavram yanılgısı, bir kişinin bir kavramı anladığı şeklin, ortaklaşa kabul edilen bilimsel anlamından önemli derecede farklılık göstermesi şeklinde ifade edilebilir. Kavram yanılgıları, öğrenciler için diğer açıklayıcı bilgilerden fazla farklılık göstermezler, aynı şekilde düzenlenirler, yeni bilgilerin genelinde yer alırlar ve sonuç olarak kavram yanılgılarını ortadan kaldırmak zordur. Kavram yanılgılarının belirlenmesi Eğitim Fakültesi öğretmen adaylarının öğretmenlik hayatında da fen ve teknoloji ile ilgili kavramları sınıflarda kullanacakları düşünüldüğünde hem kendileri hem de öğrencileri açısından önem taşımaktadır. Bu araştırmada ilkokul öğretmen adaylarının fen ve teknoloji derslerinde yer alan kavramları anlamalarını belirlemek amaçlanmıştır. Öğretmen adaylarının kazanım seviyeleri ilkokul fen derslerinde en bilinen kavramlarla karşılaşan öğrencilerin kavramları yapılandırma durumlarından doğrudan etkilenir. Bu durumda araştırma betimsel olarak yapılmıştır. Araştırmada verileri Nevşehir Üniversitesinde okuyan 93 öğretmen adayına Fen ve Teknoloji Dersi Kavram Ölçeği uygulanmıştır. Ayrıca öğretmen adaylarının anlama düzeyleri ve kavram yanılgıları bazı değişkenler açısından incelenmeye çalışılmıştır. Yapılan analiz sonuçları öğretmen adaylarının fen ve teknoloji dersi ünitelerindeki Vücudumuzun bilmecesini çözelim ve Yaşamımızdaki Elektrik fazlayken, Kuvvet ve Hareket ünitesinde daha az kavram yanılgılarına sahip oldukları ve anlama düzeyleri açısından bir takım sorunlarla karşılaştıklarını göstermiştir.

In self- actualizing of human, giving a meaning to surroundings and self of human has an important role. One of the education aims is help for human in self-actualizing. So, concepts have a distinct importance for education. According to constructivist theory of learning, students’ prior knowledge plays an essential role in subsequent learning. Identification of misconceptions in the life of a teacher training college teacher candidates related to the concept of the science and technology in the classroom and students will use when considering them in terms of both importance. This research aims to determine prospective Primary school teachers’ levels of acquiring the concepts available in the science education topics. A misconception can be defined as an individual’s understanding of a concept as substantially different from the commonly accepted scientific meaning of it. For students misconceptions are not different from other explanatory information and are organized very much the same way, developed for most scientific phenomena, and as a result are persistent to change. The prospective teachers’ acquisition levels are likely to have a direct effect on students’ status of structuring the concepts, who will encounter the most basic concepts of science in the fourth and fifth grades. In this sense, this research employs a descriptive research design. The research data were obtained through “Science and Technology Course Concept Scale” by applying it on 93 prospective teachers studying in the Educational Faculty of Nevşehir University. The fact that the measurement tool required students to give short answers beside the knowledge of concepts enabled us to identify their misunderstandings concerning the concepts. In consequence, it was found that while prospective teachers’ gender properties and the school of graduation were not influential in their levels of understanding the science concepts, the units causing the most difficulty on the part of students were “Let’s Do the Puzzle of our Body” and “the Units of Electricity in Our Life”; but the unit they found the easiest was “Force and Movement”.