Günümüz toplumunun hızla değişen eğitimsel talepleri eğitim ortamlarında yetenekli ve tam donanımlı öğretmenlere gereksinim olduğunu göstermişdir. Öğretmenin mesleki gelişimi, öğrenme ortamlarındaki öğrencilerin ihtiyaçlarına yanıt verebilmek ve eğitim alanındaki gelişmeleri yakalayabilmek için kaçınılmazdır. Günümüzün gelişmiş eğitim sistemleri, öğretmenin sürekli olarak kendi uygulamalarını eleştirisel bir bakış açısıyla izlemelerini ve öğretimsel uygulamalarını geliştirmeleri gerektiğini vurgulamaktadırlar. Daha iyi öğretebilmek için, öğretmenlerde yansıtıcı düşünme yoluyla kendi öğretme süreçleriyle ilgili başarılı oldukları uygulamalarının yanısıra eksiklikleri hakkında da farkındalığın yaratılması gerekir. Öğretmen yetiştirme programlarının da, öğretmen adaylarında yansıtıcı düşünmeyi teşvik edecek uygulamalar ve süreçlerden geçmelerini sağlayacak öğrenme ortamları yaratacak şekilde düzenlenmesine gereksinim olduğu bir gerçektir. Bu tür öğrenme ortamalarının aracılığıyla öğretmen adaylarında yaşam boyu öğrenenler olmaları gerektiği bilincinin yaratılabileceğine de inanılmaktadır. Öğretmen adaylarının yansıtıcı düşünme vasıtasıyla bilgiyi yapılandırma sürecinden geçerek kalıcı öğrenme süreçlerini tecrübe edecekleri düşünülmektedir. Bu çerçevede, bu çalışma İngilizce Öğretmenliği Bölümü’nde okuyan dört, iş tecrübesi bulunmayan, yüksek lisans öğrencisiyle gerçekleştirilmiştir. Söz konusu öğrencilerin öz-izleme uygulamalarıyla ilgili algıları ve tercihleri, sınıfiçi durumları betimleyen kısa hikayeler (vignettes) yardımıyla araştırılmıştır. Bu amaçla, yarı yapılandırılmış mülakat aracıyla araştırmanın verileri toplanmıştır. Çalışmanın bulguları, en çok tercih edilen öz-izleme uygulamalarının yazılı anlatı (written narrative) ve video kaydı (video-recording) olduğunu göstermiştir. Çalışmanın katılımcıları ayrıca yapılandırmacı yaklaşıma dayalı öğretmen öğrenme programının yararlandıklarını belirtmişlerdir.

Rapidly changing educational demands of today’s society require skillful, well-equipped teachers to serve in educational contexts. To keep up with the developments in education and best meet needs of the learners in learning contexts the emphasis on teachers professional development is inevitable. Today’s modern educational systems require teachers to continuously monitor their practice through a critical lense and improve their teaching practices. In order to teach better, there is a need for teachers to go into reflective thinking and become aware of their strenghts and weaknesses in teaching practices. Teacher training programs need to be designed and shaped in such a way that they should encourage reflective thinking in the teacher candidates and provide them learning environments where they can go into reflective practices. It is believed that with the help of such learning environments, teacher candidates can gain awareness in the need for becoming a lifelong learner. It is also believed that reflective thinking practices can enable teacher candidates experience permanent learning procedures.Within this framework, this study set out to explore the conceptions and preferences of a group of four inexperienced EFL MA students particularly about self-monitoring procedures with the help of classroom vignettes. For this purpose, semi structured interviews were employed. The findings indicated that written narrative and video recording were preferred self- monitoring procedures. The participants also indicated that they benefitted from the learning program in which constructivist model of teacher learning was adopted.