Death Mother: Anne-Kız İlişkilerinde 'Çağırma'nın Dilsel Yansımaları

Author:

Number of pages:
595-610
Language:
Year-Number:
2017-Volume 12 Issue 15

ÖZET Death Mother: Anne-Kız İlişkilerinde “Çağırma”nın Dilsel Yansımaları Fransız filozof Louis Althusser, “Hey, sen, ordaki!” diye seslenen polis örneğini kullanarak bireye hitap edilmesinin bir yolu olan “çağırma”nın (interpellation) ideoloji bağlamında nasıl bir işlevi olduğunu göstermeye çalışmıştır. ‘Çağırma’ meşrulaştırılmış bir yol ile bir öznenin yaratılmasıdır; bir söylem topluluğu içinde varolan örtük bir uzlaşma aracılığıyla etkili kılınmaktadır. Bir polis toplumsal düzenin sağlanabilmesi için hayatın tüm alanlarında uygulanması öngörülen yasaların temsilcisidir. Ayrıca, görenekler, gelenekler, ritüeller ve etik kurallar, dil ve dil konuşucuları üzerinde çok açık bir şekilde etkide bulunan “çağırma”nın düşünsel, inançsal ve anlayışsal temelini meşrulaştırmaktadırlar. ”Çağırma”, dil kullanıcılarına ideoloji tarafından empoze edilen karşılıklı etkileşim normları ve yorum ile inşa edilen, insana ilişkin biricik gerçekle ilgilidir. İdeoloji, çağırma, düşünce, dil zincirinde nihai amaç, dil konuşucularına içinde yaşadıkları söylem topluluğu ile uyumlu olan bir yapı empoze edilerek sınırlanmaları ve onlar tarafından yaratılabilecek olası anlamlar dizisini oluşturan alanın daraltılmasıdır ki, böylece konuşucuların dil kullanımında düzen ve öngörülebilirlik sağlanır. Jacques Lacan için de olduğu gibi, Louis Althusser için de, dilin sınırları nedeniyle varoluşun gerçek (mükemmel) durumunun deneyimlenmesi mümkün olmamaktadır; dil, hiyerarşi, güç ve tahakküm ilişkilerinin sürdürülebilirliğini sağlamaktadır. Bu çalışmada, bir anne-kız ilişkisinde oluşturulan dil bağlamında “çağırma”nın, bir söylem-topluluğu içinde kabul edilen karmaşık süreçler vurgulanarak, ortaya çıkan taraflılık ve sınırlamalar irdelenmektedir. Anne-kız ilişkisi teması, Joyce Carol Oates’un Death Mother başlıklı öyküsünde işlenmektedir. Bu öyküde, karakterlerin içinde yaşadıkları dünyayı anlamalarını ve o dünyaya uyum sağlayarak yaşayabilmelerini sağlayan semantik yapılara ilişkin dil kodları gösterilebilmektedir. Öyküdeki diyaloglarda gerçekleştirilen sözel iletişimlerde annenin kızının ve öte yandan da annenin kendisinin davranış ve eylemlerinin ideoloji, “çağırma”, düşünce ve dil temelli empozelerle özneye dönüşme süreçleri izlenebilmektedir. Özneye dönüşmek, öznenin ideoloji yoluyla empoze edilen düşünce ve anlayışlara özgür iradesiyle uyum sağladığı yanılsamasıyla ve özneyi kuşatan gerçeklik aracılığıyla gerçekleşen bir süreç olmaktadır.

Keywords


“Death Mother” : Language Reflections of Interpellation in Mother-Daughter Relationship The French philosopher Louis Althusser has employed the example of the policeman who shouts, “Hey, you there!” to display how interpellation functions in the context of ideology as a means of addressing the individual. Interpellation is a way of creating a subject, a rather legalized one put into force by the invisible reconciliation in a discourse-community; a policeman represents the laws to be applied in all aspects of life, in order to restore the order in society. Customs, traditions, rituels, ethical rules are all processes of legalizing interpellation within thought, belief and understanding which in turn have an absolute impact on language and speakers of language. Interpellation involves the very reality of man established throughout norms of interaction and interpretation imposed by ideology on language users. The eventual aim of the chain of ideology-interpellation-thought-language is to bring order and predictability into speakers’ employing language and constrain them by imposing on them a structure well fitting in the discourse-community they live in and by limiting the range of possible meanings to be created by them. For Althusser, as it is for Jacques Lacan, it is impossible to access the real conditions of existence due to our reliance on language; language serves to perpetuate relationships of hierarchy, power and domination. This study intends to display the reflections of interpellation within the language constructed by a mother-daughter relationship, emphasizing codes of preoccupations and constrains that appear by complex processes of recognition in a discourse-community. The theme of mother-daughter relationship is presented by Joyce Carol Oates, in her short story, Death Mother, clearly displaying the semantic meanings as the code of the language by which the characters struggle to comprehend and act upon their world. The verbal exchanges of the characters are aspects of how the mother monitors her daughter’s behaviour and in turn, how the mother, herself is monitored by impositions – ideology, interpellation, thought, language – to turn into subjects adopting the illusion that they (freely) accept their subjection that fits in cohesively, as extentions of the natural reality by which they make sense of the world around them.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 704
Number of downloads 520

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.