Yerellik ilkesi 1970 yılı sonrası kamu yönetimi literatüründe tartışılmaya başlanan yeni kamu yönetimi ve yönetişim anlayışının bir unsuru olarak ortaya çıkmıştır. Literatürde subsidiarite ilkesi olarak isimlendirilen yerellik ilkesi dilimize farklı şekillerde de çevrilmiştir. Farklı şekillerde isimlendirilmesine rağmen yerellik ilkesi genel olarak halka en yakın birimin hizmet sunması olarak tanımlanabilir. Hizmette halka yakın olma hem AB üye ülkeleri için hem de aday ülkeler için temel ilke olarak belirlenmiştir. Türkiye’de ise yerelleşme çabaları dünya ile özdeş olarak 1980 sonrası ortaya atılan liberal politikalar neticesinde olmuştur. Bu konuda yoğun tartışmalar olmasına rağmen kamu yönetimi merkeziyetçi anlayıştan kurtulamamıştır. Ancak son dönemde hem demokratikleşme çabaları hem de AB uyum sürecinde etkisi ile yerele doğru bir güç kayması ve yetki devri olduğu göze çarpmaktadır. Bu araştırma ile merkezden yerele doğru görev ve yetki paylaşımı veya devri olarak ifade edilen yerellik ilkesinin Türkiye’de ne durumda olduğu ortaya konulmuştur. Araştırmanın amacı Türkiye’de yerellik ilkesi ve buna ilişkin uygulamaları yerel yönetimler açısından değerlendirmek ve bu konudaki sorunlara çözüm önerileri üretmektir. Araştırma yerli ve yabancı kaynaklardan yapılan literatür taraması, Türkiye Cumhuriyeti yasal mevzuatının ve AB uyum sürecine ilişkin temel belgelerin incelenmesi neticesinde hazırlanmıştır.
The principle of subsidiarity emerged as an element of the new concept of public administration and governance which began to be debated in the public administration literature after 1970. The principle, which is called the subsidiarity principle in the literature, has been translated into different terms. Despite being named in different terms, the principle of subsidiarity can be defined as the public service should be given from the nearest public authority. Proximity of service to public has been defined as a fundamental principle for both EU Member States and candidate countries. Identical with the World, in Turkey, localization efforts are in line with liberal policies emerged after 1980. Despite intensive debate on this issue, the public administration has not recovered from the centralist understanding. However, in the recent period, both democratization efforts and the impact on the EU harmonization process have been accompanied by a shift in power and authority. With this research, it has been revealed what is the situation of locality in Turkey, which is expressed as a sharing of power and authority or handover power and authority. The aim of the research is to evaluate the principles of subsidiarity and related practices in Turkey in terms of local administrations and to produce a solution proposal for the problems in this issue. The research was conducted on the basis of a review of the literature on domestic and foreign sources, the examination of the legislation of the Republic of Turkey and the basic documents related to the EU harmonization process.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.