Erken cumhuriyet döneminde kolektif bilinç oluşturma bağlamında özellikle son dönem Osmanlı Tarihi, tarih ders kitaplarında kısıtlı ve ötekileştirilerek verilmiştir. Bu durum Cumhuriyetin kurucu kadrosunun da yer aldığı I. Dünya Savaşı’nda cephelerin anlatımında da devam etmiştir. Özellikle Mustafa Kemal(Atatürk)’in görev yaptığı Çanakkale ve Doğu(Kafkas) cephelerine yoğun olarak yer verilirken diğer cephelere hiç yer verilmemiş veya çok kısa şekilde yer verilmiştir. Böylece cumhuriyetin erken döneminde ve sonrasında Mustafa Kemal (Atatürk) eksenli bir tarih yazımı oluşmuştur. Araştırmada Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kabul edilen ve Tebliğler Dergisi ile duyurulan 1931-2016 arası dönemde kesintisiz olarak en uzun süre öğrenimde olan ortaöğretim tarih ders kitaplarında yer alan metinler doküman incelemesine ve betimsel analize tabi tutulmuştur. Elde edilen verilerden hareketle, ortaöğretim tarih ders kitaplarında yer alan genelde Irak Cephesi özelde ise Kûtü’l-Amare Zaferi ile ilgili sunum değerlendirilmiştir. Araştırmada I. Dünya Savaşı’nda Türk ordusunun Çanakkale Zaferi sonrasındaki ikinci zaferi olan Kûtü’l-Amare bazı tarih ders kitaplarında Irak Cephesi içerisinde birkaç cümlelik kısa bilgiler ile verilirken bazı tarih ders kitaplarında da verilmiştir. Bazı tarih ders kitaplarında ise Irak Cephesi birkaç cümlelik kısa bilgi ile verilmiştir. Bu çerçevede İngilizlerin yenilgiye uğratıldığı ve ordusunun esir alındığı nadir olaylardan biri olan Kûtü’l-Amare Zaferi’nin önemini gelecek nesillere aktarabilmek ve kavratabilmek amacı ile tarih ders kitaplarında nasıl sunulabileceği üzerine bir öneride bulunulmuştur.
To create a collective consciousness in the early Republic period, especially late Ottoman history was covered in textbooks in a restricted and marginalized way. It was the same in the narration of fronts during the during the World War I in which the founders of the Republic joined as well. While the Gallipoli Front and Caucasian Front, where Mustafa Kemal (Atatürk) took part, had a wide coverage, other fronts were given no or very little coverage. In this way, a historiography centering upon Mustafa Kemal (Atatürk) came out in the early Republic period and in its aftermath. In the present study, document review and descriptive analysis were carried out on the texts in the secondary education history textbooks that were ratified by the Republic of Turkey Ministry of National Education and announced through Tebliğler Dergisi (Journal of Communiques) and were taught uninterruptedly and much longer than other textbooks from 1931 to 2016. Based on the data obtained, coverage of the Mesopotamian Campaign in general and Siege of Kut in particular in secondary education history textbooks was evaluated. Siege of Kut, which was the second victory of the Turkish army in the World War I following the Gallipoli victory, was seen to be covered with a couple of short sentences under the title of the Mesopotamian Campaign in some history textbooks. There were also some textbooks giving no coverage to Siege of Kut. Only short information was given about the Mesopotamian Campaign in a couple of sentences in some history textbooks. Accordingly, in the present study, a proposal was suggested on how to present Siege of Kut, which is one of the rare occasions in which the English were defeated and their army were held captive, in history textbooks as a victory and make next generations aware of its importance.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.