Kaşgarlı Mahmud’un “Dîvânu Lugâti’t-Türk” Adlı Eserinde Yüzün Kullanımı

Author:

Number of pages:
173-188
Language:
Year-Number:
2016-Volume 11 Issue 15

Yüz sözcüğü çehre, surat anlamında Türkçenin en eski organ adlarından biri olarak Orhun Yazıtlarından günümüze kadar kullanılan Türkçe bir kelimedir. Türkçe organ adlarının farklı yönleriyle varlıkları kavramlaştırma da, onları sıkça mecaz olarak adlandırmada bir kaynak olarak kullanıldığı görülür. Dîvânu Lugâti’t-Türk, Türk Dilinin ilk sözlüğü olmasının yanı sıra her bir Türkçe kelimenin Arapça karşılıkları verilmek suretiyle Araplara Türkçeyi öğretmeyi amaçlayan, dönemin dil kültür özelliklerini yansıtan dörtlüklere ve atasözlerine yer vermesi bakımından da değerlidir. Bu çalışmada, Kaşgarlı Mahmud tarafından 11.yüzyılda yazılan ve Türk İslam tarihinde önemli bir yere sahip olan Dîvânu Lugâti’t-Türk’te geçen organ adlarından biri olan yüzün kullanımını ve yüz ile kurulmuş cümlelerin yapılarını, ad aktarması (mecaz-ı mürsel, metonimik) özelliklerinin ortaya çıkarılması hedeflenmiştir. İnceleme konusu olarak seçtiğimiz yüzün duygu ve düşüncelerimizi dile getirmede kullanıldığını söylememiz mümkündür. Dîvânu Lugâti’t-Türk’teki metonimilerin çoğu psikolojik bir durumun öne çıkartılması, hareket ve karakter için yüzün kullanımı şeklinde ortaya çıkmaktadır. Dîvânu Lugâti’t-Türk’teki savlarda yer alan yüz sözcüğü daha ziyade o dönemin kültürel değerleri göz önünde bulundurularak temsil ettiği kişinin karakteri, yani ad aktarması (metonimik) anlamları bakımından ele alınmıştır. Ayrıca yüz sözcüğünin üzüntü, kaygı, güzellik, hoşlanmazlık, ikiyüzlülük vb duygusal durumları anlatmak için kullanıldığını görürüz. Bununla birlikte yüz sözcüğünün cümledeki konumu ve yüzle kurulmuş sözcük grupları incelenmiştir. Yüz sözcüğünün cümledeki konumu özne, nesne, tamlayıcı, yüklem şeklindedir. Yüzün isim tamlaması, birleşik fiil ve sıfat tamlaması grubu oluşturduğu örneklerde karşımıza çıkmaktadır.

Keywords


The wordface, meaning countenance, feature, as one of the oldest organ names of Turkish, is a Turkish word that has been in use since the Orkhon Inscriptions. It is observed that the organ names in Turkish are both used in conceptualizing the beings with their different aspects, and often in naming them metaphorically as a source. Dîvânu Lugâti’t-Türk, apart from being the first dictionary of Turkish language, is also valuable in the sense that it aims to teach Arabs Turkish by giving Arabic equivalent of each Turkish word, and the way it includes verses and proverbs that reflect the cultural and lingual features of the period.In this study, the use of face, which is one of the organ names in Dîvânu Lugâti’t-Türk, that is written by Kasgarli Mahmud in the 11th Century and that has a an important place in Turkish-Islamic history, and the structure of the sentences made with face, its features of metonym are tried to be revealed. It is possible to say that face, as the chosen subject of examination, is used in articulation of our feelings and thoughts. Most of the metonyms in Dîvânu Lugâti’t-Türk appear as revealing a psychological situation, as the use of face for motion and character. The word face used in the arguments in Dîvânu Lugâti’t-Türkis usually dealed with in accordance with its metonymic meanings of the character it stands for considering the cultural values of that period. Moreover, we see that the word face is also used in order to express emotional situations as sorrow, worry, beauty, disapproval, hypocrisy etc. Besides, the position of the word face in the sentence and word groups formed with face are examined. The position of the word face in the sentence is as subject, noun, complement and verb. The possessive construction of face is seen in examples where it forms complex verb and adjective clause.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 965
Number of downloads 372

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.