Bu çalışma Türkçe öğretmenliği bölümünde öğrenim gören öğrencilerin sözlü anlatım dersine yönelik tutumlarını belirlemek; öğrencilerin tutumlarının demografik özelliklerine göre anlamlı bir farklılık gösterip göstermediğini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmanın kavramsal kısmında sözlü anlatım, Türkçe öğretmenliği ve sözlü anlatım dersi, tutum gibi hususlar açıklanmıştır. Araştırmada Türkçe öğretmen adaylarının sözlü anlatım dersine yönelik tutumları ile sözlü anlatım dersindeki başarıları arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Bu sebeple araştırma ilişkisel tarama modeline örnektir. Araştırmanın çalışma grubunu 2015-2016 eğitim öğretim yılında Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü’nün birinci sınıfında öğrenim gören toplam 54 öğrenci oluşturmaktadır. Katılımcılar araştırmaya gönüllük esasına dayalı olarak dâhil edilmiş ve araştırmanın verileri, Kişisel Bilgi Formu, Sözlü Anlatım Dersine Yönelik Tutum Ölçeği ile toplanmıştır. Türkçe öğretmenliği öğrencilerinin sözlü anlatım dersine yönelik tutum ölçeği maddelerine vermiş oldukları cevaplar doğrultusunda betimsel istatistikler (minimum, maksimum, ortalama ve standart sapma) hesaplanmıştır. Ardından öğrencilerin demografik özelliklerine göre tutum düzeylerinin anlamlı bir değişiklik gösterip göstermediğinin belirlenmesi amacıyla Mann Whitney U ve Kruskall Wallis testi hesaplanmıştır. Öğrencilerin sözlü anlatım dersine yönelik tutum düzeyleri ile vize notları arasındaki ilişkilerin tespit edilmesi amacıyla Pearson korelasyon katsayısı hesaplanmıştır. Elde edilen bulgular neticesinde, sözlü anlatım ders içeriğinin zenginleştirilmesi, her hafta için faklı bir sınıf ortamı ve bağlamın belirlenmesi ve dersin uygulama saatlerinin oluşturulması gibi önerilerde bulunulmuştur.

This study was conducted in Turkish language teaching department to identify students' attitudes towards the course of verbal lecture and to determine whether students' attitudes show a significant difference according to demographic characteristics. In the conceptual part of the study, issues such as verbal lecture, Turkish language teaching and the course of verbal lecture, and attitude were described. In the study, relations between the success in the course of verbal lecture and Turkish language teacher candidates’ attitudes towards the course of verbal lecture. For this reason, this research is an example of relational model. Working group of the study consisted of a total of 54 first-year students studying in Turkish Language Teaching Department at Gazi University Faculty of Education in 2015-2016 academic year. Participants were involved in the research on a voluntary basis and the survey data was collected by Personal Information Form and Attitude Scale towards the Course of Verbal Lecture. Descriptive statistics (minimum, maximum, average and standard deviation) were calculated in accordance with the answers that Turkish language teaching department students have given to attitude scale entries for the course of verbal lecture. Then, Mann-Whitney U and Kruskal-Wallis test were calculated for the purpose of determining whether students' attitudes show a significant difference according to demographic characteristics. Pearson correlation coefficients was calculated in order to determine the relationship between the students’ attitude levels for the course of verbal lecture and their midterm grades. As a result of the findings, there have been suggestions like enriching the content of the course of verbal lecture, determination of a different classroom setting and context for each week, and the creation of the practice hours of the course.