Eski Türkçeden Türkiye Türkçesine k->g- Ötümlüleşmesi

Author:

Number of pages:
411-432
Language:
Year-Number:
2016-Volume 11 Issue 15

Dil insanların ses organlarıyla oluşturabildikleri seslerin sistemli bir şekilde anlamlı birimlere dönüştürülmesiyle oluşmuş, sürekli olarak gelişen ve değişen bir yapıdır. Dillerin tarihi süreçlerine bakıldığında, diller yazılı tarihleri boyunca, sürekli bir gelişim, buna bağlı olarak da değişim içinde olmuşlardır. Değişimlerin boyutlarına göre tek bir dilin ağızlara, lehçelere hatta farklı dillere bölündüğünü görmek de mümkündür. İnsanların çıkardıkları sesler sınırlı olduğundan dillerde de sınırlı sayıda ses vardır. Dillerin ham malzemesini oluşturan bu sınırlı sayıdaki sesler ortaya çıkış biçimlerindeki farklılıklara göre gruplandırılırlar. Seslerin çıkış sırasında, ses yolunda bir engelle karşılaşıp karşılaşmama durumu sesleri ünlüler ve ünsüzler olarak birbirinden ayırır. Ses yolunda bir engelle karşılaşarak şekillenen ünsüzler ise ses tellerinin titreşmesi veya titreşmemesi sonucunda ötümlülük ve ötümsüzlük özelliği kazanırlar. Ünsüzlerde ötümsüzlük söyleniş sırasında ses tellerinin titreşmemesiyle ilgili bir durumdur. Bu durumda ötümsüz ünsüzler daha baskın, duyulur bir nefesle seslendirilirler. Bu da konuşan kişinin daha çok çaba sarf etmesine neden olmaktadır. Dillerde doğal olarak işletilmekte olan en az çaba yasasından dolayı ötümsüz ünsüzlerin zamanla ötümlü ünsüzlere dönüşümü yaygın olarak görülmektedir. Türkçenin gelişim tarihine bakıldığında, Türkçede de bazı ötümsüz ünsüzlerin ötümlü karşılıklarına dönüştüklerini görmek mümkündür. Eski Türkçe ilk yazılı metinlerden itibaren günümüze gelinceye kadar ötümsüzlük olayı özellikle kelime başında Doğu ve Kuzey Türkçelerinin genel ve yaygın bir özelliği olarak devam etmiştir. XIII. yüzyılda ilk yazılı örneklerini vermeye başlamış, Oğuzcaya dayalı Eski Anadolu Türkçesinin de başlangıçtan bugüne kadar ötümlüleşmeyi genel bir kural olarak benimsemesi söz konusudur. Bu çalışmada Türkçede en yaygın ötümlüleşme örneklerinden birini oluşturan ön damak k- > g- değişmesinin tarihi gelişimi ele alınmıştır. Türkçenin edebi yazı dili olarak ortaya çıkışından bu yana çeşitli tarihi dönemlerde bize bıraktığı eserlerin söz varlığı incelenmiş, bu inceleme sonucunda bu konuyla ilgili veriler değerlendirmeye tabii tutulmuştur. Değerlendirme sonucunda bu değişimin ne zaman ve nasıl başladığı, hangi aşamalardan geçerek bugüne geldiği belirlenmeye çalışılmıştır.

Keywords


Language is a structure in which sounds, formed by people’s speech organs, are turned into meaningful units systematically, which have always been changing and developing. When we look at the historical process of languages, they have been in change, and in development as a consequence during the written history. It is possible to see that one language is

Keywords

Article Statistics

Number of reads 3,456
Number of downloads 473

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.