Bu makalede, incelenen şerh, sözlük-şerh ve sözlük metinlerinden yola çıkarak, bu türlerdeki eserler hazırlanırken nasıl bir metot izlendiği, bu eserlerin neden yazılmış olabileceği, okuyucu kitlesinin kimler olduğu soruları üzerinde durulacaktır. Şerhler bir bilim dalında meşhur olmuş eserler hakkında, bunlardaki kapalı ifadelerin açıklandığı eserlerdir. Şerh özelliği taşıyan Mîrek Mehmed Taşkendî’nin Şehrî ve Gülî adlı eserinin giriş kısmında müellif, eski ve yeni İran şairlerinin beyitlerini incelerken bazı kaside, mesnevi gibi şiirlerdeki müşkül beyitleri mümkün olduğu kadar dostlarıyla müzakere ettiğini ve bunlardaki manaları ve mazmunları açmaya niyet ettiğini belirtir. Lugat-i Fârsî ve Türkî adlı eserde, alfabetik hazırlanmış bir sözlük niteliğindeki Taşkendî’nin Nevâdirü’l-emsâl’inde, eliften başlayarak alfabetik olarak tüm harflerin üstünlü, esreli ve ötreli şekilleriyle başlayan Farsça kelimeler, kelime grupları, bir takım tamlamalar, terkibî sıfatlar, ibareler, deyim ve atasözleri verilir. Riyâzî’nin Düstûrü’l-‘amel adlı eserinde, alfabetik olarak 1050 civarında Farsça deyim, tabir ve kelimenin Türkçe karşılıkları ile bunlarla ilgili Farsça şiirlerden örnekler yer alır. Hazırlanış biçimi (alfabetik olup olmamasına göre) ve terimsel açıdan şerh ve açıklamalı veya açıklamalı-örnekli sözlükler arasında fark görülmektedir. İncelediğimiz eserlerden yola çıkarsak: bu eserler, anlaşılmayan beyitleri anlamak için ilimle uğraşan kişilere; Farsça eser yazma konusunda tecrübesi olmayıp Farsça yazanlar kullanabilsin diye, aynı tarzda eser hazırlayanların yararlanabileceği bir kaynak olmak üzere yazılmışlardır. Şerhlerden veya şerh-sözlüklerden, farklı alanlarda da yararlanmak mümkündür. Bu tip şiir açıklaması ve çevirisi içeren eserler, örnekleri açısından yeniden çeviri çalışmalarının malzemesi olabilir. İçerdikleri kelimeler, deyimler, mazmunların anlamları ve verilen örnekler dikkate alınırsa diğer bazı metinleri anlama / anlamlandırmada yeni yaklaşımlar bağlamında kullanılabilir. Bu eserlerden edinilen ilk elden bilgiler, edebî, kültürel ve sosyal tarih açısından önemli olabilir, kültürler arasındaki aktarımlar, etkileşimler gözönüne serilebilir.
This article is about the preparation methods of the commentaries, lexicon-commentaries and lexicons, and the possible reasons of writing these kind of texts and for whom they are written. Commentaries are written about the famous works that includes hidden meanings. In the introduction of a commentary Şehrî ve Gülî, Mîrek Mehmed Taşkendî says that he has discussed some hidden meanings of some couplets of some masnavis, kasidas of old and new İranian poets with his friends, than he has decided to clarify the hidden meanings of them. The works like Lugat-i Fârsî ve Türkî, Nevâdirü’l-emsâl of Taşkendî, Düstûrü’l-‘amel of Riyâzî includes Persian words, phrases, idioms and proverbs in alphabetical order, their meanings in Turkish and some examples about these words. The commentaries, lexicon-commentaries and lexicons have some differences in the way of their preparations (being in alphabetical order or not), and of their terminologies. These texts are written for the ones working on special branches of science; for the writers who newly begins to write in Persian; for the scholars who works on the same subject. It is possible to utilize the commentaries and lexicon-commentaries in different fields. These kind of texts including the translations of couplets or poems can be used in re-translation works. They can be used in re-explaining of some poems according to their new or unusual meanings of phrases, idioms and proverbs. The interesting an unknown anecdots and informations of these texts may be useful for literary, social and cultural studies.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.