1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı genel olarak ülkenin siyasi, sosyal ve ekonomik durumunu olumsuz etkilemekle birlikte, Diyarbakır’ın da dâhil olduğu doğu vilayetlerini daha çok etkilemiştir. Bu ortamda vilayetteki mevcut nizami kuvvetlerin ve imkânlarının yetersizliği nedeniyle meydana gelen yönetim boşluğu bazı Kürt aşiretlerinin hareket alanını genişletmiş ve ciddi asayiş sorunları meydana gelmiştir. Bu savaş sonrası imzalanan Ayestefanos ve Berlin antlaşmalarının Ermenilerle ilgili yer alan hükümleri gereği Abidin Paşa 1879 yılında Diyarbakır Vilayeti’ne Ermeni reformlarını hayata geçirmek için Islahat Komiseri olarak görevlendirilmiştir. Abidin Paşa aldığı ciddi tedbirlerle vilayette huzur ortamını tesis etmeye çalışmış, ıslahatın devamı için engel gördüğü aşiret reislerini sürgüne göndermiştir. Ancak bazı nüfuz sahibi kişilerin sürgün edilmesine merkezi idare müdahale ederek Abidin Paşa görevinden alınmıştır. Bu durum vilayette tesis edilen huzur ortamının uzun soluklu olmasını engellemiştir. Bunun üzerine Bâbıâli, Aziz Paşa’yı, bu Kürt aşiret reislerinin durumunu araştırmakla görevlendirmiştir. Aziz Paşa, yaptığı tahkikatta sürgün edilen kişiler içerisinde işledikleri cinayetlerden ötürü idam edilmesi gerekenler olduğu gibi, masum olan kişilerin de olduğunu tespit etmiştir. Ancak bu kişilerin nerede yargılanacakları hususu uzun süre belirsizliğini korumuştur. Hükümetin konu ile ilgili gerekli hassasiyeti göstermemesi ve muhtemelen tahkikat komisyonu üzerindeki baskılar nedeniyle tahkikat komisyonun çalışmalarından sağlıklı bir sonuç çıkmamıştır. Bu arada Aziz Paşa, bölgede toplumsal barışın tesisi için Babıâli’ye kalıcı ve etkili tedbirler önermiştir. Ancak bu öneriler de merkezi hükümetler tarafından devlet politikası haline getirilip takip edilmediğinden başarılı olunamamıştır.
The Ottoman-Russian War (1877-1878) generally affected the country’s political, social and economic situation, but it had more influence in the eastern provinces, including Diyarbekır. In these circumstances, because of the lack of available regulatory forces and opportunities, there emerged an authority gap, and this expanded the movement range of some Kurdish tribes and some serious law and order problems took place. Due to the post-war international agreements -Treaty of San Stefano and Berlin- signed after this war, Abidin Pasha was appointed to the province as the Reform Commissioner to realize Armanian reforms in 1879, in accordance with the articles related to the Armenians. Abidin Pasha tried to establish a peace atmosphere with the serious measures he took in the province and exiled the chiefs of the tribes who were regarded as obstacles to the continuation of these reforms. But, the central administration impeached Abidin Pasha by intervening with the deportion of some influential people by Abidin Pasha. This situation prevented the peace and tranquility established in the province from being long-term. Thereupon the goverment (Babiali) appointed Aziz Pasha to investigate the situation of the Kurdish tribal leaders. Aziz Pasha identified that there had been some criminals to be sentenced to death due to their murders as well as some innocent ones. However, the issue of where they should be convicted kept to be uncertain for a long time. A healthy result could not be obtained from the investigations due to negligance of the goverment and probable pressures upon the investigation comission. Meanwhile, Aziz Pasha proposed the Babıali some permanent and efficient precautions to be taken to establish the social peace in the region. However, these proposals did not become fruitful because of the fact that they were not turned into state policies and followed by the central governments.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.