Söz varlığı genel anlamıyla bir dildeki sözlerin bütününü, özel anlamıyla ise kişilerin dağarcığında bulunan söz hazinesini anlatır. Bir dilin sözcük dağarcığının zenginleşmesi bilim ve edebiyatta işlenmesiyle mümkündür. Bu nedenle bilginler, şairler ve yazarlar dilin anlatım imkânlarını geliştiren kişilerin başında gelir. Bireysel söz varlığını geliştirmenin birincil yolu ise okumaktır. Alman düşünür Wittgenstein’ın “Dilimin sınırları dünyamın sınırlarıdır.” sözü, genel ve bireysel söz varlığının insan ve toplum için taşıdığı önemi açıkça ifade eder. Bu yazıda Salâh Birsel’in Boğaziçi Şıngır Mıngır adlı eseri aracılığıyla Türkçe Sözlük’e (TDK) kazandırdığı otuz sözcük ve sözcük öbeği üzerinde durulmuştur. Seksen yıllık bir yaşam süren Birsel, özellikle deneme ve günlük türlerinde ortaya koyduğu ürünlerle edebiyatımızda haklı bir ünün sahibi olmuştur. Sanatçı, on ikisi çeviri olmak üzere geride altmış iki eserden oluşan bir külliyat bırakmıştır. Bunlardan biri olan Boğaziçi Şıngır Mıngır, MEB tarafından ortaöğretim öğrencilerine tavsiye edilen 100 Temel Eser’den biridir. Otuz altı bölümden oluşan bu kitap, genelde bir yazarın özelde ise Birsel’in dili kullanma becerisini sayısız örnekle sergileyen bir metindir. Sanatçının denemeci, günlükçü, şair, özel tarihçi gibi birçok vasfı vardır. Ona en güzel yakışan sıfatlardan biri de dil işçisi olmaktır. Eserden tarama ve fişleme yöntemleriyle tespit edilen sözler, yazarın farklı tekniklerle (türetme, birleştirme, derleme gibi) Türkçeye yeni söyleyişler kazandırmada ne denli başarılı olduğunu göstermektedir.
Vocabulary, in general meaning, means all of the words in a language. In special meaning, it means all of the words that an i
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.