Yurt dışında yaşayan Türk çocuklarının Türkçe sözcük dağarcığının geliştirilmesine yönelik yapılan çalışmaların öğretmen görüşlerine göre belirlenerek uygulama sürecinin değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmada nitel araştırma yaklaşımı benimsenmiştir. Araştırmanın katılımcıları yurt dışında Türkçe derslerini yürüten ve amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi yoluyla belirlenen gönüllü öğretmenlerden oluşmaktadır. Araştırmanın yarı yapılandırılmış görüşmeler yoluyla toplanan verilerinin çözümlenmesinde betimsel analiz tekniğinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda yurt dışında yaşayan Türk öğrencilerinin sözcük dağarcığının yetersiz olduğu, sözcük dağarcığının sadece okulla değil ailenin sosyo-ekonomik profili, eğitim durumu ve aile ilgisiyle ilişkili olduğu görüşü ortaya çıkmıştır. Ayrıca öğretmenler, öğrencilerin yeterli sözcük dağarcığına sahip olamamalarına bağlı olarak kendilerini ifade etmede güçlük çektikleri, iki dili birarada ve hatalı kullandıkları görüşünü belirtmişlerdir. Ayrıca çevresel bir etmen olarak materyal eksikliklerinin soyut kavramların öğretimini zorlaştırdığı sonucuna ulaşılmıştır. Öğretmenler öğretim sürecinde konuların paralel ve birbirini takip eden bir biçimde verilmesi, süreç içerisinde öğrencilerin dil gelişimini destekleyen ve öğrencilere uygun etkinliklere yer verilmesi, sözcük öğretim sürecinde sözlük kullanımının yaygınlaştırılması, materyallerin erişiminin kolaylaştırılması, sistemli, planlı ve programlı bir sözcük öğretimi sürecinin gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Ailelerin de sürecin içine aktif katılımlarının sağlanması, aile-öğrenci-öğretmen işbirliğinin arttırılması, aile içerisinde Türkçe konuşmanın desteklenmesinin gerekliliğini vurgulamışlardır. Araştırmanın sonuçlarına paralel olarak öncelikle ailelerin Türkçenin çocuklarına kazandırılmasının önemiyle ilgili bilinçlendirilmesi, genel olarak öğrencilere Türkçenin kazandırılmasının yanısıra sözcük dağarcığının geliştirilmesiyne dönük öğrenme ortamlarının zenginleştirilmesi yönünde önerilerde bulunulmuştur.
The aim of the research is to determine the problems confronted in the process of vocabulary teaching for Turkish children, and the factors effecting the process of vocabulary teaching negatively. With the aim to handling the subject profoundly, the qualitative research was prefered. The maximum variation sampling was conducted in order to determine the participant of the research. The descriptive analysis technique was conducted in order to analyse the data of the research. In the conclusion of the research, it is emerged that the vocabulary of Turkish children living abroad is inadequate and the vocabulary correlates not only to the school, but also to socio-economic profile of the family and the involvement of the family. The teachers claimed that the students have difficulty on reading and writing expression due to not having adequate vocabulary, and the students operate two language together and wrongly to express themselves and also that confusing the alphabets, the students substitute the alphabets gives rise to pronounce wrongly. Another conclusion of the research is that the teachers particularly have difficulties on teaching abstract consepts to the students on account of enviromental deficiencies and the lack of materials. The teachers pointed out the fact that teaching the subjects in sync and respectly, using practices that contribute the students to develop language skills and being suitable to the students, extending the usage of dictionary, making access to materials easily and conducting a systematic, planned and programed process of vocabulary teaching are required. In addition, they underlined it is required that the parents engage in the process actively, parent-student-teacher collaboration is improved and speaking Turkish in the family is supported.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.