Bozkır Kültüründe At Yetiştiriciliği ve Çin ile Olan İktisadi, Siyasi İlişkilerdeki Yeri

Author:

Number of pages:
215-234
Language:
Year-Number:
2015-Volume 10 Issue 13

Bugün, kısaca Moğolistan’dan Macaristan’a kadar uzanan geniş bozkır arazisi, tarihte büyük ve güçlü göçebe devletlerin kurulduğu sahalar olmuştur. Özellikle bozkırın doğusunda kurulan Hun, Gök-Türk ve Uygur gibi devletler Türk tarihinde önemli bir dönemi teşkil ederler. Bu dönem Türk devletlerinin iktisadi hayatının merkezinde at yetiştiriciliği yer almaktadır. Bozkır kültür temsilcileri için at olmadan bir hayat tasavvur edilemez. Çünkü at, göçebe çobanlık için gereken hareketi mümkün kılmış, gerek eti gerek sütüyle insanların besin ihtiyacını karşılamıştır. Bu coğrafyada birden fazla at türü yetiştirilmiş ve bu atların özellikleri çeşitli kaynaklarda defeatle zikredilmiştir. Bu coğrafyada kurulan devletlerin varlığını devam ettirmesi ve iktisadi açıdan güçlü olması da yetiştirilen hayvanla ve dolayısıyla at sayısıyla doğrudan bağlantılıdır. Bozkır coğrafyasında görülen iklimsel felaketler sonucu hayvan varlığının azalması, gerek toplumun gerekse bu coğrafyada kurulan devletlerin varlığını zora sokmuştur. O halde “at” bozkırda kurulan Türk devletlerinin var oluş sürecinde sadece askeri maksatlarla kullanımının dışında, ekonomik olarak da en büyük değeri ifade eden araç olmuştur. Bozkır kültür tarihinde askeri, iktisadi ve sosyal ilişkiler açısından Çin devletiyle olan münasebetler mühim yer işgal ederler. Çin topraklarında yeterince at yetiştirilememesi konusu Çin için önemlidir. Askeri açıdan güçlü ve sağlam, bozkır atlarına ihtiyaç duyan Çin bu ihtiyacını çoğu zaman Türklerden karşılamak zorunda kalmıştır. Bu nedenle Türk ve Çin devletleri arasında özellikle siyasi ve iktisadi ilişkilerin temelinde yatan unsur yine at olmuştur. Türk devletleri ve Çin devleti arasında belirli sistemler çerçevesinde gerçekleştirilen at’ın haraç, vergi, ya da ticaret adı altında verilmesi ve bunun karşılığında özellikle ipekli mamullerin alınması hususu, devletlerin birbirlerine karşı olan konumlarını adlandırmak açısından da önemlidir. Burada Türkler tarafından kullanılan başlıca ticari meta yine at idi ve sayısı bazen Çin ekonomisini zora sokacak biçimde çok olabiliyordu. Devletlerarası ticaretin yanında halklarında ticaret yapabilmesi için daha Hun çağında Çin sınırında çeşitli ticaret pazarlarının kurulduğu bilinmektedir. Türk ve Çin sınırlarında kurulan bu sınır pazarları özellikle Türk devletlerinin ve halkının iktisadi hayatında önemli idi. At’ın ve ipeğin birbirine karşılık değeri meselesi ise Türk devletlerinin askeri ve siyasi gücüyle doğrudan bağlantılı olmaktaydı.

Keywords


Wide steppe lands extending from Mongolia to Hungary have become sites established by great and powerful nomad states in the history. In particular, states such as Hun, Gök-Türk and Uighur settled on the eastern side of the steppe constitute important era in the Turkish history. Horse breeding is in the centre of political life for the Turkish states in this era. A life without horse cannot be envisaged for the representatives of steppe culture. Because horses have rendered mobility required for the nomad sheepherding and compensated the food requirement of people through their meat as well as milk. Multiple horse type has been bred in this geography and characteristics of these horses have been referred in numerous sources in time. Continued existence of states settled on this geography and becoming economically powerful is directly connected with the horses bred and number of horses. As a result of the climatic disasters occurred on this geography, these horses have become extinct and communities and the states settled on this geography had difficulty to exist. Therefore “Horse” has become a vessel not only used for the military purposes during the existence period of Turkish states but also had great value in economical terms. Relations with Chinese state in aspect of military, financial and social affairs cover important part in the history of steppe culture. Failure to breed sufficient number of horses on Chinese soil is very important for China. China sturdy and strong in military aspect and requiring steppe horses was forced to compensate this requirement from the Turks for many times. Therefore, horse has become again the underlying issue for the political and financial relations between Turkish and Chinese states. Providing horse under tribute, tax or trade within specific systems between Turkish states and Chinese state and receiving silk products against them is important in aspect of referring the position of states against each other. Major commercial good used by the Turks was horse and number of horses was increasing in a way to cause difficulty for Chinese economy. It is known that various commercial markets were established at Chinese border at Hun era in order for communities to perform commercial activities besides the interstate trade. These border markets established at the Turkish and Chinese borders were very important in financial life of Turkish states and communities. Value of Horse and silk against each other was directly connected with the military and political power of Turkish states.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 1,512
Number of downloads 780

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.