Aile, insan ve toplum hayatında vazgeçilmez öneme sahip en küçük sosyal kurum olarak kabul edilmiştir. Toplumların farklılıklarına rağmen aile kurumu evrenseldir. Dünya’da ailenin kurulması, sürdürülmesi farklı şekilde olmasına rağmen bütün aileler “toplumun kültürünü kuşaktan kuşağa aktarması, yeni nesilleri geleceğe hazırlaması ve soyun saf olarak devamını sağlaması” açısından bakıldığın da amaçlarının ve felsefelerinin ortaklığı ile dikkat çekmektedir. Ailenin çözülmesi veya boşanmasıyla birlikte aile fonksiyonlarını etkin şekil de yerine getiremediği için birey ve toplumu sorunların kuşattığı görülmektedir. Boşanma ile ortaya çıkan sorunlar karşısında ailenin fonksiyonlarını yerine getirmeye çalışan sosyal kurumlar (koruyucu aile, kreşler vb) olsa da ailenin fonksiyonları etkin olarak yerine getirmesi mümkün değildir. Böyle bir durum bireylerin ve toplumsal sorunların artması, çeşitlenmesi sosyal ilişkileri ve sosyal dengeleri alt üst etmektedir. Boşanmaların toplumların yapılarına göre değişmektedir. Modern toplumlarda boşanma oranları geleneksel toplumlara göre daha fazladır. Kazak toplumu geleneksel yapıya sahip olmasına rağmen boşanma oranlarındaki yükseklik dikkati çekmektedir. Öncelikle boşanmaları kontrol edebilmek veya minimize edebilmek için Kazak devletinin yasal ve sosyo-kültürel düzenlemeler yapması gerekir. Bu çalışma, Kazakistan, Taraz bölgesindeki boşanmış erkeklerin boşanma olgusuna bakışları ele alınarak çok yönlü olarak analizi yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre erkeklerin evlilikleri ilk on yıl içerisinde boşandıkları belirlenmiştir. Boşanma nedenleri arasında aldatma, sevginin kaybolması, alkol kullanımı, ekonomik sıkıntı, hastalık, şiddet uygulaması, aile çevresi, çocuk sahibi olamama olarak tespit edilmiştir. Boşanan erkeklerin ikinci evliliği yapma oranı % 80, kadınlarınki ise %3, ve çocukların velayeti %95 annede kaldığı tespit edilmiştir. Çocukların tek ebeveynli aile ortamında büyüdükleri, yaşadıkları ve karakterlerinin de tek ebeveynli aile içerisinde şekillendiği görülmektedir. Bölünmüş aile çocuklarının geleceğe bakışı, topluma uyum sağlayamaması Kazak aile yapısını ve toplumunu tehdit eden en önemli faktörlerden birisi olduğu tespit edilmiştir
The family has been recognized as the smallest social institution having an indispensable place in human life and society. Despite the differences among societies, the family institution is believed to be universal. Although different family types exist in the world, common aims and philosophies of all families draw attention taking into account the fact that “families transmit a society's culture from generation to generation, prepare new generations to the future and enable keeping the lineage pure". The society seems to be besieged by problems as the family is decomposed or a
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.