Türkiye’de program alanının akademik bir çalışma alanı olması 1945 sonrasında yaşanan sosyokültürel ve siyasal gelişmeler doğrultusunda olmuştur. Bu gelişmeler içinde Türkiye’nin ABD’nin müttefiki olmasıyla gerçekleşen ve aslında siyasal gelişmelerin etkisi ile oluşan eğitim ve kültür alanındaki işbirliğinin önemli bir yer tuttuğu görülmektedir. ABD’nin 1945 sonrası artan etkisi ile eğitim alanında kurulan iş birliğinin bir sonucu olarak ABD’ye doktora eğitimi için gönderilen öğrencilerin Türkiye’ye geri dönmeleriyle genelde eğitim bilimlerinde özelde ise programa ilişkin kavramların tanımlanmasında o dönemde ABD’de oldukça güçlü bir akım olan bilimsel teknik program geliştirme paradigması egemen olmuştur. Cumhuriyetin başlangıcından itibaren Fransız ve Alman pedagoji geleneği içinde gelişen Türk pedagoji düşüncesi 1945 sonrasında Anglo-Amerikan eğitim bilimi düşüncesi ile tanışmış ve kısa sürede pedagojiden eğitim bilimine geçiş ile pek çok alanda bu etki güçlü bir şekilde hissedilmiştir. Çoktan seçmeli test sınavları, değerlendirme odaklı eğitim çalışmaları ve program geliştirmede deneysel araştırmalar bu etkinin bir örneğidir. Nitekim program alanı program geliştirme olarak kavramsallaştırılmış ve Bobbitt, Tyler geleneğinden ortaya çıkan bilimsel teknik paradigma program ve öğretim çalışmalarında resmî bakış açısı olmuştur. Bu paradigmanın Türkiye’de basılı olarak ilk ifadesi Dr. Selahattin Ertürk tarafından kaleme alınan ve 1966 yılında Millî Eğitim Bakanlığı tarafından basılan Planlı Eğitim ve Değerlendirme isimli eserdir. Daha sonraki dönemlerde yazılmış olan program ve öğretime ilişkin kitapların genel bir çerçevesini sunan bu eser, Türkiye’de bilimsel teknik program geliştirme paradigmasının nasıl geliştiğini ve günümüzde Türkiye’de program geliştirme alanında yaptığı etkiler ile ayrı bir öneme sahiptir. Bu perspektif bağlamında tarihsel metodolojinin kullanıldığı bu çalışmanın amacı Türkiye’de bilimsel-teknik program geliştirme paradigmasının gelişim sürecinde önemli bir dönüm noktası olan ve Selahattin Ertürk tarafından kaleme alınan Planlı Eğitim ve Değerlendirme isimli eser bağlamında bilimsel teknik paradigmanın gelişim sürecini irdelemektir. Araştırmanın ortaya koyduğu bulguların Türkiye’de bilimsel-teknik paradigmanın genelde program alanının anlaşılması özelde ise program geliştirmenin tarihsel süreç içindeki gelişimine ışık tutacağı düşünülmektedir.
Curriculum studies have become an academic/scientific field in Turkey after 1945 by means of socio-cultural and politic developments/events. Cooperation between Turkey and USA, not only in politics but also in education and culture, has an important role in these developments/events. As a result of USA’s growing effect on cooperation of education, Turkish Phd graduates in USA caused scientific curriculum development paradigm in Turkey after they returned. By the time of the foundation of the Republic, the Turkish pedagogy stream which was shaped by French and German pedagogy tradition, influenced by Anglo-American education idea, so transition from pedagogy to education was experienced in many aspects strongly after 1945. Multiple test exams, evaluation based education efforts, and empiric researches in curriculum development are samples of this effect. The curriculum field has been conceptualized as curriculum development and scientific curriculum development paradigm emerged from Bobbitt, Tyler tradition has become the official point of view. In this context the initial book was written by Dr. Selahattin Ertürkand printed by the National Ministry of Education in 1966 by the name of “Planned Education and Evaluation/Planlı Eğitim ve Değerlendirme”. Latter books on curriculum and teaching followed the notion of this book, which played an important role to show us how the paradigm of the scientific curriculum development changed. also this book has deep effects on curriculum development in Turkey. In this view, the aim of this study is to examine the evolution of the scientific curriculum development paradigm in the context of the book written by Dr. Selahattin Ertürkand by the name of “Planned Education and Evaluation/Planlı Eğitim ve Değerlendirme”of and historical methodology is applied. Results of this study are hoped to contribute scientific curriculum development paradigm in Turkey
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.