Türk modernleşmesi sürecinde batılı kurumların Osmanlı’da benimsenmesi toplumda değer sorununu gündeme getirmiştir. Değer sorununun bir parçası olarak yabancı ve yabancılaşma sorunu roman yazarları, araştırmacılar, bürokratlar tarafından ele alınmıştır. Yabancı aktörler olarak Servet-i Fünun dönemi romanında yer alan mürebbiyeler bu anlamda Osmanlı değerlerini yabancılaştıran yabancılar olarak görülmüşlerdir. Dolayısıyla, mürebbiyeler toplumun en küçük ve en önemli yapı taşı olan aile içinde çocuklara batılı eğitim ve değerleri vermeye çalışması tehdit olarak görülmüştür ve ötekileştirilmişlerdir. Bu çalışma, mürebbiyeleri yabancılaştıran yabancı aktörler olarak görülmesini eleştirip Osmanlı’da yaşayan mürebbiyeleri yeni bir yorumla değerlendirmeye çalışmıştır. Bu yoruma göre, farklı kültürlerden gelmesine rağmen, değer düzeyinde de olsa sosyal diyalog çerçevesinde Osmanlı bireyleri ile mürebbiyelerle etkileşim kurabilirler. Bu anlamda mürebbiyeler ötekileştirilmiş yabancılar olarak görülmemelidir. Aksine, olumsallık ve süreklilik düzleminde birbirini etkileyen değerler bütünü olarak görülebilir. Türk modernleşmesi çalışmalarında ve roman değerlendirmelerinde tehdit düzeyinde yabancı olarak görülen mürebbiyeler bu çalışmada değerlerin paylaşımı çerçevesinde olumlu aktörler olarak yorumlanmıştır. Mürebbiyeler karşılıklı etkileşim düzleminde ve sosyal diyalog içerisinde değerlendirilerek Osmanlı toplumunda olumsal çerçevede yeniden yorumlanabilir. Bu yorumu edinmemize olanak sağlayan kuram ise postyapısalcı bir bakış açısıdır. Postyapısalcı bir arka plan sayesinde mürebbiyelerin yabancılaştırıcı unsuru uzlaştırıcı bir düzlemde yeniden ele alınabilir. Böylece, mürebbiyelerin batı değerleri ile Osmanlı’nın değerleri olumlu bir değer etkileşimi olarak kabul görebilir.
Approval of western institutions in Ottoman in the process of Turkish modernization has raised moral questions. The problem of stranger and estrangement as a part of morality problem has been handled by novelists, researchers and bureucrats. The governesses taking place in Servet-i Fünun period novel were regarded as the stanger actors that estranged Ottoman values. Therefore, the fact that these governesses provided western-based education and values for the children in the families, the smalles and most important unit of the society, was assessed as a threat to the society and otherized. This study inteds to criticize this attitute towards the governesses living in the Ottoman families in the novles and to evaluate them with a different interpretation. According to this interpretation, although Ottoman i
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.