20. yüzyıl Türk düşünce hayâtının önemli simâlarından biri olan Hüseyin Nihâl Atsız, fikir adamlığının yanında edebiyâtçı ve târihçi kimliğiyle de ön plana çıkmıştır. Onun hakkındaki araştırmaların çoğu yalnızca Türkçülük ülküsünü ele alan çalışmalar olmakla birlikte, ilim adamlığı bağlamında târihçiliği de göz ardı edilmemesi gereken bir araştırma alanıdır. Atsız’ın bakış açısıyla târih, yalnızca geçmiş zamanın bilgisi demek değildir. Onun târih anlayışında bir topluluğun millet olarak adlandırılması için târih bir zorunluluk ve bir tecrübe kaynağıdır. Bunun yanında millî değerlerin korunması noktasında da kutsal bir mânâ ifâde etmektedir. Buradan hareketle çalışmanın ilk bölümünde Atsız’ın târih denilen kavrama yüklediği mânâ açıklanarak genel itibariyle târih algısı ortaya koyulacaktır. Çalışmanın ikinci bölümünde ise Atsız’ın Türk târihi hakkındaki görüşleri ele alınarak bugün dahi hâlâ târihçiler arasında çözüme kavuşturulamamış olan Türk târihinin dönemlendirilmesi ve devamlılığı konusunda ileri sürdüğü tezler incelenerek, bunun Türk târih felsefesi ve metodolojisi yönünden önemine değinilecektir. Şimdiye dek Atsız’ın târih felsefesini ayrıntısıyla inceleyen bir araştırma yapılmamıştır. Bu açıdan makalemiz, Atsız ile ilgili önemli bir konunun aydınlatılmasında önemli bir görevi yüklenecektir. Bunun yanında Atsız’ın sahip olduğu fikri yapının ve târihçiliğinin etkisiyle Türkçü târih anlayışı diyebileceğimiz bir kavramın ortaya çıkarılması ve irdelenmesi bakımından da makalemiz bir ilk olacaktır. Nihâl Atsız’ın görüşleri doğrultusunda Türkçü târih anlayışının târihe yüklediği mânâ ve ondan beklentilerine dikkat çekilecek ve Türk târihinin metodolojik sorunlarına nasıl bir yaklaşım sergilendiği eleştirel bir şekilde ele alınacaktır.
Nihal Atsız one of the most imporant figures of Turkish intelliectual life in 20th century was known also for being a man of letters and a historian along with his ideology. Most of the researches about him were based on his Turkism ideology but his perception of scientific history is a field also cannot be ignored. From Atsız’s perpective history is not only the knowledge of past. In his history perception, history is an obligation and integral part of a nation to name it and experience of it. Besides, it means a important purpose at the point of protecting a nation’s values. According to this, at the begining of this research Atsız’s history perception will be defined. In second part, Atsız’s opinions about Turkish history will be analyzed and his theories about periodization of Turkish histories’s eras which are stil controversial among today’s historians. His thesises will be criticized and his ideas about Turkish history philosophy and methodology. There has been no research reviewed in detail about Atsız’s philosophy of history, till the present day. In this respect, our article will have an important task for the elucidation of important issues related to Atsiz. In addition, this article will be a first in terms of disclosure and examination of a concept that we can call as Turkist conception of history with the impact of Atsız’s mentality and historiography. In accordance with Nihâl Atsız’s opinions, it will be pointed out how Turkist conception of history ascribes of a meaning to the history and expectations from the history; and how approached to the methodological problems of Turkish history will be discussed critically.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.