Bu çalışmada Cumhuriyet devri Türk şiirinin köşe taşlarından olan Necip Fazıl Kısakürek’in şiirlerinde sıklıkla yer verdiği “tekrar”lar ve bu tekrarların işlevleri üzerinde durulmuştur. Necip Fazıl, şiirlerinde genellikle Allah, insan, ölüm, kadın, şehir, tabiat, dâüssıla gibi temaları kullanmış ve bu temalara kullandığı farklı anlatım yolları ve tekrarlar eşlik etmiştir. Eserlerde tekrarlara en geniş haliyle yer almıştır. Tabiidir ki içerisinde ikilemeler de bulunmaktadır. Türkçenin önemli bir ifade vasıtası olan tekrarlar bazı şiirlerine oldukça fazla hakim olmuş hatta bu şiirler tekrarlarla var olmuştur. Eserlerde hem dize tekrarı hem ibare tekrarı mevcuttur. Yani Necip Fazıl’ın şiirinde tekrarlar, ya bütün bir mısra tekrar edilecek ya da mısranın bir kısmı tekrar edilecek şekilde iki türlüdür. Bu durum, bazı şiirlerinde, şiirin havasını oluşturmak ve okuyanı şiirin manzum havasına sokmak için özellikle tercih edilmiştir. “Otel Odalarında” adlı şiiri bir nevi tekrar şiiridir. Bu otel odalarının isli lambalarında merhamet yanar; küflü aynalarına yüzler akseder; kırık masalarında öldürülmüş bir adam oturur; izbe sofalarında sırların terlik sesi yankılanır; çivi deliklerinde acıların nabzı duyulur; tavan aralarında zaman, tahtaları kemirir. İsli lambalar, küflü aynalar, kırık masalar, izbe sofalar, çivi delikleri ve tavan araları görgü tanıklarıdır. Bunlar şiirin omurgasıdır adeta. Dolayısıyla tekrarlar ile bu mesaj daha da kuvvetlendirilmiştir. “Geçti, geçti” adlı şiirinde ikişer kez tekrar edilen “geçti geçti mevsimler” ile “hani eski iklimler” ibareleri, manzumeyi tamamlayan, ifadeyi güçlendiren, eskinin özlemini yansıtan vurgulu söyleyişlerdir. Eskiye olan özlemi işleyen bu manzumede dikkat çekici bir başka ahenk unsuru da çokluk ekidir. Şiiri oluşturan on iki dizeden onunun sonunda tekrarlanan çokluk eki +lAr, manzumenin estetik havasını pekiştirmiştir. “Nakarat” adlı şiirde “Çoğu gitti, azı kaldı” deyimi on kez tekrarlanmıştır. Böylece hem şiirin adına yakışır olmuş hem de şiirin mesajını pekiştirmiştir. Çünkü yaşadıkça hayatın; kazdıkça dağın; doğdukça günün; ektikçe yetişmenin değeri bilinecek; nihayet zamanla şiirin künhüne varılacak ve ekmek gibi azizleşecektir. Yarı tekrar olan bu şiirde ahengin en önemli unsuru bu deyim olmuştur. Ayrıca “kişne kır at, kırk gün kırk gece, ektik ektik” ibare tekrarlarını da unutmamak gerekir. “Sayıklama” adlı manzumede tekrar edilen söz grupları, dizelerde işlenen fiili adeta tarif ve tasvir eder. Kedi “hırıl hırıl” iplik sarar; birinin etrafında “fırıl fırıl” dönülür; bir yer, bir nesne “pırıl pırıl” görünür ve seyredilir; arzu bir su gibi “şırıl şırıl” akabilir; bir insanın başucunda “mırıl mırıl” söylenilir. Bu tekrarlar, aynı zamanda dizeleri teşhis etmiş hatta teşhis etmekle kalmamış intak etmiştir. Yani mısralar bu tekrarlar sayesinde adeta konuşan birer dize olmuştur. Birer yansıma sesi olan bu şiirin tekrarları, oldukça akustik bir yapıya sahiptir. Benzer bir durumu şairin “Bizim Yunus” adlı şiirinde de görmek mümkündür. Bu şiirde tekrarlanan “bizim” sözcüğü sadece şiirde bir ahenk unsuru olarak kullanılmamıştır. Şair “Bizim Yunus” ifadesini her beyitin sonunda tekrarlayarak hem bir sahiplenme güdüsüne hem de Yunus’la özdeşleşme iştiyakına işaret eder. 24 dizelik şiirin sadece 6 dizesi farklı olarak kaleme alınmıştır. Diğer dizelerin 6’sı birbirinin, 12’si de birbirinin aynıdır. Yani şiir, neredeyse tamamen tekrardır. Fakat bu tekrarlar, şiire başka bir hava katmıştır. Allahın varlığına ve birliğine işaret eden “O Var” adlı manzume, “O Var” tekrarlarıyla baştan sona varlık ve birlik mesajı verir. Manzumenin belli beyitleri zıtlık sanatı kullanılarak varlık ve yokluk karşılaştırmasıyla kurulmuştur. “O var” ibareleri şiire ruh ve can vermiştir, denebilir. “O var, O var” tekrarlarıyla son mısrada da belirtildiği gibi Tanrı’nın tekliği ve birliği tekraren vurgulanmıştır. “Dua” adlı şiiri, Allah’ın sıfatları sayılarak kurulmuş bir manzumedir. Her mısranın altı
In this study, an important poet of the Turkish Republic era poetry Necip Fazil trough poetry often given place "duplication" s emphasize again that these functions. It is known that Necip Fazıl generally used the themes such as God, man, death, woman, city, nature and homeland in his works with different narrative styles and duplication. The duplication occurs most frequently in his works. They also include hendiadyion. The duplication is one of the best means in Turkish to convey the author’s ideas and thoughts and it became a dominant means in Fazıl’s poems. Even we could claim that the poems were created by it. Verse and expression duplication are frequently used in his works. The duplication occurs in two ways in Fazıl’s poem: one is verse repeated or some parts of the verse are repeated. It seems that it is used purposely to take attention of the reader to the rhythm of the poem. The poem titled “Otel Odalarında” is a poem of repetition or duplication. The sooty lamps of the hotel rooms are representing mercy. The moldy mirros are displaying faces. A man who was killed is sitting on one of the broken tables. On dingy sofas the voices of secrets are reverberating. We can hear the pulses of suffering from the holes of nails. Time is biting the woods in ceiling gaps. İsli lambalar, küflü aynalar, kırık masalar, izbe sofalar, çivi delikleri ve tavan araları are witnesses. These are the core of the poem. By duplication the message is given strongly. “geçti geçti mevsimler” and “hani” are repeated twice in poem “Geçti, geçti. And “eski iklimler” are also repeated twice. All these are strengthening the expression of the poem. And they are the expressions of recalling good past memories. Another striking point of the poem is that there is a plural ending. The poem is made up of twelve couplets and ten of them end with plural ending as +1Ar. It reinforces the verse. “Çoğu gitti, azı kaldı” are repeated ten times in poem titled “Nakarat”. It suits the verse properly and it conveys true message of the poem. As we live we appreciate the value of life, as we dig we appreciate the value of mountain, as we are born we appreciate the importance of the day, as we plant we appreciate the importance of bringing up something. Finally, the true value and importance of the poem will be appreciated in time and it will turn into being something sacred. The idiom is the most important part of the poem’s harmony which has half repetitions. We should bear in my mind the repetitions as “kişne kır at, kırk gün kırk gece, ektik ektik”. The word groups and verbs in “Sayıklama” are descriptive and expressive. The cat spins “hırıl hırıl”. Iis turned around one fırıl fırıl. A place and a thing are watched and seen pırıl pırıl. The desire can flow şırıl şırıl. It is talked by one mırıl mırıl. The repetitions are used to specify the couplets. The verses thanks to these repetitions are like talking verses. The reflections of the poem are highly acoustic. The similar situation is seen in Fazıl’s another poem called “Bizim Yunus”. The repeated word “bizim” was not used for creating harmony only. The poet repates “Bizim Yunus” at the end of each couplet to show the feeling of possession and make himself identify with Yunus. The poem is made up of 24 lines and six of them are different from the rest. Six lines are the same and the other twelve lines are the same. We could say that the poem is just made up of repetitions. These repetitions make the poem unique. O Var is about the existence and unity of God. O Var with its repetitions aims to give the message of existence. Some couplets of the poem were constructed by binary opposition as being and absence. O Var gives the poem its main significance. O Var is demonstrating God’s uniqueness and unity. Dua is about the main traits of God. Allahım affet at the end of each line is a repetition. Allahım affet which is rhymed is like a conversation with music. The poem titled Ses consists of coupl
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.