İnsan, duygu safiyetiyle doğmakta ve gönül dünyasının beslenmesi istikametinde olumlu veya olumsuz biçimde şekillenmektedir. Kur’an-ı Kerîm; sevgi, inanma, bağlanma, buğz, sevinç vb. ilk temel duyguların, ailenin ve çevrenin yönlendirmesiyle öğrenildiğini kıssaları yoluyla bildirmektedir. Kur’an kıssalarında geçen gençlerin, bu temel duygulara ilave olarak her çeşit duyguyu yaşadıklarının örneklendirilmesi, duyguların bütününün ruhsal bir gıda olduğunu göstermektedir. Gençlik aşamasında zirveye çıkan duygusal karmaşa ve ona bağlı hayaller genci, geleceğini tayin etme ve faydalı olma arayışına sevk etmektedir. Bahsedilen duygu zenginliğinde yer alan dini duygu ise onun son çocukluk çağından itibaren kişiliğinde gelişmeye başlamaktadır. Dini duygu, Allah’ı aramak, bulmak, içtenlikle O’na inanmak ve inancına uygun hayırlı işler yapmak şeklinde ortaya çıkmaktadır. Bu dini hisler, sezgi, akıl ve eğitim yoluyla kazanılmaktadır. Eğitim sisteminin rasyonalizmle sınırlandırılması, gençlerin dini duygularının gelişmesini olumsuz etkilemekte ve onun ruhi ve duygusal dengesini bozmaktadır. Materyalist eğitim sistemi, değer yargılarını değiştirmekte ve benlik duygusu şişirilmiş olumsuz bireyler yetiştirmektedir, nesillerin duygusal ve ahlaki gelişimini zayıflatmakta ve onları mutsuz kılmaktadır. Gencin bozulan ruh sağlığının düzeltilmesi, en doğru yöntemlerin rol modeller eşliğinde uygulanmasını gerektirmektedir. Bu çalışma, en doğruya rehberlik eden Kur’an’ın, gençlik çağına ait bu önemli konuda da sunduğu hal çarelerinin olabileceği esasına binaen hazırlanmıştır. Konu; genel duygular, iman, ibadet ve cinsel duygular çerçevesinde incelenmiştir.
Humans, being born with emotional purity, are shaped either positively or negatively by their spiritual in-take along the way. The Holy Quran, through its various parables, informs us that the initial basic emotions such as love, belief, dependence, dislike are emotions that stem from the teachings and directions of one’s family and environment. Young people being featured in the Holy Quran’s parables are shown to be experiencing these basic feelings and much more, which shows that the entirety of one’s emotions is a spiritual nourishment. The emotional complexity that peaks during one’s adolescence and the dreams stemming from them are what drives them to envision their future in a way that is beneficial and constructive. During the period of the mentioned emotional complexity, religious feelings build up in one’s character starting from late childhood, in the form of seeking Allah, finding and sincerely believing in, and live one’s life for good in the name of him. Such religious feelings are acquired through emotion, intuition, reasoning and education. Education being confined in rationalism undermines the development of religious feelings of the adolescent, and throws off their spiritual and emotional balance. The materialist education system changes the values, and creates self-absorbed, destructive i
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.