Osmanlı Devleti’nde hükümdardan sonra tahtın meşru varisleri olan şehzadeler, padişahların erkek çocukları olup, Osmanlı veraset anlayışı gereğince taht üzerinde yegâne hakka sahip kişilerdir. Bu hak şehzadelerin padişahtan sonra tahta geçebilmelerini sağlamış olup, bu konuda kuruluş yıllarından itibaren farklı uygulamalar yaşanmıştır. Daha ziyade merkezi yönetim anlayışına dayalı bir devlet politikası içerisinde hareket eden Osmanlı Devleti’nde şehzadelik makamına büyük saygı duyulmuş ve hanedanın en imtiyazlı sınıfı olarak kabul edilmişlerdir. Bu durum şehzadelerin gelecekte tahta çıkması muhtemel bir padişah gibi yetiştirilmesini ve iyi bir eğitim almalarını gerekli hale getirmiştir. Bu eğitimler çocuk yaşlardan itibaren ve ilk olarak sarayda başlamaktadır. Yine XVI. yüzyılın sonlarına kadar sancaklara gönderilerek yönetim tecrübesi kazanan şehzadelerin yetiştirilmesindeki usuller, XVII. yüzyılın başlarından itibaren uygulanan yeni ekberiyet sistemi ve bu sisteme bağlı olarak getirilen kafes uygulamasıyla tamamen değişmiştir. Bu sistem devletin yıkılışına kadar yine birtakım değişimler yapılmakla birlikte yürürlükte kalmış ve durum yönetim tecrübesinden yoksun padişahların başa geçmesine sebep olmuştur. Aynı şekilde tahta çıkış usullerinde belirli bir merkeziyetçi anlayışa bağlı kalmakla birlikte süreç ve işleyiş sürekli bir değişim içerisinde olmuş ve durum cülûs sonrası uygulamalara da yansımıştır. Tüm bu durumlar bize Osmanlı tarihinin her döneminde oldukça önem verilen şehzadelik kurumunda zaman içerisinde dönemin şartları gereğince bir takım düzenleme ve değişikliklerin yapıldığını göstermektedir. Bu düzenlemeler şehzadelerin doğumundan tahta çıkış sürecine kadar giden uygulamalar ve merasimler ile ilgili olup, bu çalışmada bu düzenlemelerin ne zaman, ne şekilde ve hangi amaçlarla yapıldığı üzerinde durulmuştur.
Şehzades who were rightful heirs of throne were sons of sultans in Ottoman state and they were the only persons who could put a claim on the throne according to inheritance understanding. Accordingly, they ascended after sultans and there had been different implementation since foundation years. In Ottoman state which had a rather centralist understanding of administration, princeship institution was respected and accepted as the most privileged class of the dynasty. This situation made necessary şehzades to be grown as the sultans of the future and to get a good education. The education process started early years of şehzades and firstly in palaces. The ways of grown of şehzades who were sent to sancaks to get administration experience until the end of 16th century, was completely changed with the new ekberiyet system which started since the end of 17th century and the related kafes implementation. This system was implemented until the collapse of the state although there were some changes and it caused sultan without administration experience to ascend. Similarly, although ascending prosedures depended a centralist understanding, process was always changed and the situation reflected to the implementations after enthronement. All these situations show that princeship institution to which was paid attention in every periods of Ottoman history was regulated according the conditions of each period. These regulations were about the implementations and rituals regarding şehzades since their birth to ascending process and it's discussed in this study that when, how and why these regulations were implemented.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.