Sufi Düşüncesinde Ölüm Kavramı

Author:

Number of pages:
1827-1834
Language:
Year-Number:
2014-Volume 9 Issue 5

Ölüm çoğu insan için bilinmeyen ve derin kaygılar yaratan bir gerçektir. Eğer ölüm olmasaydı, insanların yarattığı sanat eserlerinin çoğu ya da bunların altında yatan sanatçı ruh ortaya konmayabilirdi. Varolmama korkusu insanları, varolmak için kalıcı eserler üretmek adına adım atmaya yöneltir. Varoluşçu psikoloji, ölümü önemli bulma konusunda İslam mistisizmi ile aynı görüşü paylaşmaktadır, ancak bu iki görüşün ölüm kavramını anlamlı bulma konusundaki nedensel açıklamaları birbirlerinden çok farklıdır. Varoluşçu kuram ölümün yaşamı anlamlı kılan en önemli gerçek olduğunu, ölüm gerçeğini kabul etmeden hayatı anlamanın ve ölümü sadece ölmekte olanlara bırakmanın mümkün olmadığını ifade eder (Yalom, 2001). Ölümü bu şekilde önemli bulma konusunda, İslam tasavvufu ve varoluşçu kuramcılar arasında benzerlikler olduğu söylenebilir. Varoluşçu kuramcılar ölüm gerçeğiyle yüzleşmenin- yani ölüm gerçeğiyle karşılaşma ve gerçeği kabul etme- anlamlı bir yaşam yaratmak için önemli olduğunu ve ölümün yaşam için anlamlı bir olgu olduğunu belirtirler. Bu iki görüşün yaşam ve ölümün anlamı konusundaki benzerliği farklı nedensel açıklamalara dayanır. İki bakış açısı arasındaki temel farkı anlamak için her birinin hayata yüklediği değeri anlamak gerekir. Yaşamın anlamı Sufiler için varoluşçularla aynı olmayabilir. Ölümün farklı kültürlerde ve inançlarda farklı anlamları olduğunu bilmek önemlidir. Sufilerin bunu nasıl algıladığını ve ölümün nasıl her zaman kaygı yaratmadığını bir örnek olarak sunmak bu açıdan değerli bulunmuştur.

Keywords


Death is a fact that creates unknown and deep anxieties for most people. If death did not exist, much of what people create artistically might not exist, either, representing as it sometimes does what lies in the artist’s soul. The fear of not existing leads people to take steps towards being existent, constant, and permanent, such as the creation of works. Existential psychology shares the same opinion with Islamic mysticism about finding death important, but the respective reasons are very different. Existential theories state that it is not possible to understand life without accepting the fact of death, that death is the most important fact that makes life meaningful, and that it is not possible to leave death only to those who are dying (Yalom, 2001). In this way of finding death important, it can be said that Islamic mysticism has similarities with existential theorists. Existentialists state that confronting death—meaning coming across the fact of death and accepting the truth—is important to create a meaningful life, and they evaluate death as a meaningful fact for life. A similar view that links life and the meaningfulness of death arises from different rationales between the two philosophies. To understand the main difference between these two views is to understand the value of life for each opinion. The value of life for Sufis may not be the same as for existentialists. To know how death has different meanings for different cultures and beliefs is important. It is valuable to give as an example how Sufis experience this perception and how death does not always create anxiety.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 2,178
Number of downloads 535

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.