1040 tarihli Dandanakan Savaşı’ndan sonraki süreçte hızla yükselişe geçen ve bir süre sonra İslam aleminin siyasi liderliğini ele geçiren Selçuklular, kalabalık kitleler halinde ata topraklarından orta ve yakındoğuya akan konar-göçer Türkmenleri Anadolu coğrafyasına yönlendiriyor, onları bu bölgelerde yurt tutmaya teşvik ediyorlardı. Öte yandan bazı Selçuklu beyleri, maiyetlerindeki Türkmenlerle Anadolu’daki Bizans topraklarına gazalar düzenliyor, Azerbaycan üzerinden girdikleri yarımadada yağma faaliyetlerinde bulunuyorlardı. Bölge genel anlamıyla Bizans kontrolü altında olsa da, özellikle günümüzde doğu ve güneydoğu Anadolu bölgelerinin sınırları içerisinde bulunan sahanın önemli bir kısmı gerek Bağdat’taki Sünnî Abbâsî Halifesi’ne gerekse Mısır’daki Şiî Fâtımî Halifesi’ne bağlı olan yerel Müslüman siyasi teşekküllerin kontrolü altındaydı. Dolayısıyla bölgede siyasal bir egemenlik iddiasıyla ortaya çıkmış olan Selçuklular, doğal olarak, söz konusu siyasi teşekküllerle karşılıklı ilişkilere girdiler. Selçukluların birer birer kendilerine bağlayarak tâbiyet altına aldıkları bu teşekküllerden biri, Diyârbekir bölgesinde hüküm sürmekte olan Sünnî Mervânî Emirliği idi. Selçuklular ile Mervânî Emirliği arasındaki ilişkiler ilk Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey döneminde başlamış, temel anlamda Mervânîlerin tabîyeti biçiminde işleyen ilişkiler, Sultan Melikşah döneminde gönderilen Fahruddevle b. Cehîr komutasındaki ordu tarafından Diyârbekir bölgesinin ilhakı ve merkezden tayin edilen valiler tarafından idare edilmeye başlanmasına kadar devam edecekti. Bu çalışmada, Selçuklular ile Mervânîler arasındaki ilişkilerin tarihsel işleyişi incelenecek ve söz konusu ilişkilerin siyasal mahiyeti irdelenecektir.
Saljuqids that were rose rapidly following process after Dandanaqan War in 1040 and seized the political leadership of the Islamic world, canalized the nomadic Turkoman groups who has come from homeland to middle and near east, to Anatolia and encouraged them for reside to these regions. At the same time, certain Saljuqid begs organizing gazas to the Byzantine territory in Anatolia with accompanying Turkomans and putting in order raiding activities in the peninsula that were came via Azarbaijan. Although the region under rule of Byzantine Empire generally, especially the important part of the eastern and southeastern Anatolian district was governed by local Muslim political formations that were under the influence of Sunni Abbasid Khalifah in Bagdat or Shii Fatımid Khalifah in Egypt. Thereby, Saljuqids that were arose with an argument of political sovereignty, naturally, interrelated with mentioned local formations. One of these political formations is the Marvanid Emirate which governed the Diarbakr area. The early relations between Saljuqids with Marvanids began in the first Saljuqid sultan Tughril Beg and continued with the vassality of Marvanids to the Saljuqid sultans in following period. In Sultan Malikshah era, the Diarbakr region was annexed by Saljuqid army which was commanded by Fakhr ad-Davla b. Jahîr and after that was governed by Saljuqid valis whom assigned by central government. In this paper, we’ll examine the historical working of the mentioned relations and study its political nature.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.