1970’li yılların başından itibaren İran, Soğuk Savaş döneminde stratejik bir değer kazanarak, Ortadoğu’da hayati bir oyuncu kabul edilmiştir. Yirminci yüzyılda Pehlevi hanedanı yönetimindeki İran, dış güçlerin arasındaki mücadele sayesinde Batı ve özellikle Amerikan yanlısı siyasetiyle, etkili bir bölgesel güce dönüşmüştür. 1950’li yılların başlarında Büyük Güçler arasındaki mücadele Ortadoğu’ya müdahale kabiliyetini sınırlandırmaktaydı, bu durum Nasır’ın Pan- Arap siyasetini kullanarak, Batı müdahalesine karşı, Arap devletlerini bir araya getirmesi için imkân sağlamıştır. Şah ise, bu dönemde Batı ve Doğu Bloklarının bölgedeki mücadelesini, kendi lehine kullanarak, içeride gücünü sağlamlaştırarak Monarşiyi daha da güçlendirmeye çalışmıştır. Batı’nın özellikle Amerikan Yönetimi’nin İran’a olan hayati ihtiyacı İran’da daha otoriter bir yönetim için ortam hazırlamıştır. Bu makalede Muhammed Rıza Pehlevi dönemi ile sınırlı bir dönemi kapsayan İran dış siyasetini incelemeye çalışacağız. Sıklet merkezimiz ise İran’ın dönemin Büyük Güçleri arasındaki siyaseti oluşturacaktır. Bu zeminde İran Şah’ının Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği hükümetleri ile olan ilişkileri üzerinde durulacaktır. Bu incelemeye yaparken, dış siyaset esasları ile siyasi tarihi birleştireceğiz. Çalışma Şah Muhammed Rıza dönemiyle sınırlı bir tarihi kapsayacaktır. Bu çerçevede çalışma kronolojik olarak incelenecektir. Araştırma dönemi Muhammed Rıza Şah’ın tahta çıkışından İran’ı terk edişine kadar olan süreyi kapsayacaktır. Çalışmamız dış politika üzerindeki ideolojik veya teorik tartışmalardan ziyade olgu ve olaylar üzerinden olacaktır.
Since the early 1970s, Iran has been regarded as an vital key player in the Middle East, Iran had conducted to accumulate significant strategic value during the Cold War. Iran under Pahlavi Dynasty, due to the struggle among rival foreign forces, was transformed into a significant regional power in the twentieth century by his pro-western policy in particular USA. In the 1950s superpower rivalry, restricting the ability of the great powers to use military force in the region, cleared field for Nasser’s attempt to use Pan-Arab ideology to gather the Arab states, though against Western intrusion. During this period, Shah has endeavor to consolidate strenght of monarchy by exerting the power struggle in the Middle East between the West and East Blocks in his favor. The vital necessity for the West to Iran, in particular American administration, caused to prepare ground a more authoritarian government in Iran. In this article, I do try to evaluate Iran’s foreign policy in a certain time period the Shah Mohammed Reza Pahlavi. Our gravity point will be politics of Iran between Great Powers in that period. In this context, Whilst analyzing this policy, I do try to merge; core of foreign policy and political history. Essay is assorted due to the chronology. Research period is accedence of Shah Mohammed Reza Pahlavi to the throne till to the flee from Iran.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.