George Orwell’in ‘Bin Dokuz Yüz Seksen Dört’ Adlı Romanı İle Cengiz Aytmatov’un ‘Gün Olur Asra Bedel’ Adlı Romanının ‘Düşüncesuçu’ Bağlamında Karşılaştırılması

Author:

Number of pages:
701-719
Language:
Year-Number:
2013-Volume 8 Issue 8

Cengiz Aytmatov’un, hayatın dünü, bugünü ve yarını şeklindeki üç ayrı zaman dilimini kaleme aldığı eseri Gün Olur Asra Bedel, söz konusu her dönem için, değişik zaman ve şartlarda tezahür eden zihin buharlaşmasını ele alarak, adaletsizce ve tekdüze yaşam sürdürmenin empoze edildiği dünya görüşünü ironik bir dille anlatmıştır. İngiliz edebiyatının önemli isimlerinden George Orwell’in Bin Dokuz Yüz Seksen Dört‘ü ise iktidar gücün altında kalmışlığın sebep olduğu bilinç körelmesini, hak arama çabasını konu edinmiş ve yönetimin insanlar üzerindeki baskısını, yürütmeye çalıştığı rejimi eleştirmiştir. Her iki eserde de ortak tema olan baskıcı rejim ve adaletsizlik, bireylerin zihinsel ya da fiziksel olarak köreltilmesini çözüm yolu olarak dayatmıştır. Eserlerde, insanların yalnızca devleti var etmek için çabalamaları gerektiğini savunan ve özerk hiçbir tavır ve düşünceye yer vermeyen sistem eleştirilmiştir. Söz konusu sistem, mahremiyeti, özgür düşünceyi tamamen ortadan kaldırmış, üst kuvvetlerce yönetilen makine sistemini hayat standartlarının merkezine oturtmuş ve standart düşünce yapısını dayatmıştır. Distopya oluşuyla farklı bir yapı taşıyan Bin Dokuz Yüz Seksen Dört, bu yönüyle Gün Olur Asra Bedel’den ayrılmıştır. Tarihsel süreç paralelliğinde dikkatleri çeken bu iki eser, düşüncesuçunu ele almış, farklı şartlarda benzer sonuçların yaşandığını göstermiştir. Bu çalışmada bir distopya olan Bin Dokuz Yüz Seksen Dört ve içinde ütopyayı barındıran Gün Olur Asra Bedel’de öne çıkan benzerlikler ve farklılıklar nedensellik çerçevesinde incelenmeye çalışılmıştır.

Keywords


Gün Olur Asra Bedel, in which Cengiz Aytmatov told about past, present and future of life that are three separated period of time narrated ironically vision of world in which unrighteously and monotony life have been imposed on, dealing with mind evanescence that is common result for all mentioned period, different time and conditions. And Bin Dokuz Yüz Seksen Dört, novel of George Orwell who is one of the important writers of English literature, mentioned about struggle of demanding justice and rustiness of consciousness that is the result of being subjected to sovereign and criticised that the pressure of the management on people and its regime tried to carry out. Oppressive regime and injustice that are the common subject in both of the novels, impossed physical or mental rustiness of people as solution. In the novels, the system defending that the people must struggle just to keep the state alive and banning any autonomous thought and behaviour has been criticized. Mentioned system abolished free thought and privacy completely, put machine system that has been directed by sovereign to the centre of life and imposed standart mentality. Bin Dokuz Yüz Seksen Dört that is a dystopia stray from Gün Olur Asra Bedel by virtue of its this structure. Both of the novels that attract attention in parallelism of historical process, dealed with thoughtcrime and presented similar results in different conditions. In this study it has been tried to research similarities and differentnesses in Bin Dokuz Yüz Seksen Dört that is a dystopia and Gün Olur Asra Bedel that includes utopia in it within the frame of causation.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 793
Number of downloads 575

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.