Bir Eğitim Metodu Olarak Tehdit Ve Korkutma İçeren Ninniler Ve Bunların Jung’un ‘Ortak Bilinçdışı’ Kavramı Açısından Tahlili

Author:

Number of pages:
1313-1333
Language:
Year-Number:
2013-Volume 8 Issue 8

Folklor ürünlerinde halkın yaşama düzeni, sanat zevki, dünya görüşü, din anlayışı, düşünüş ve inanış sistemi ve bütün bunlarla ilgili gelenek ve görenekler bulunur. Kuşkusuz ki halk kendisini en doğal haliyle halk edebiyatı ürünlerinde sergiler. Halk edebiyatı ürünlerinin en belirgin niteliği ‘kalıplaşma’ özelliğidir. Şekil ve yapılarda kalıplaşmalar olduğu gibi söylemlerde de kalıplaşmalar olduğu görülmektedir. Bu bağlamda Türk halk edebiyatının manzum ürünleri işlevsellikleri sebebiyle söylendiği topluma ait ipuçları taşıyan metinlerdir.Bu ürünlerden biri olan ninniler, bebeği uyutmak için söylenen dörtlükler olmalarının dışında işlevselliği sebebiyle söylendiği topluma ait ipuçları taşıyan folklor ürünleridir. Bu gerçekten hareketle tehdit ve korkutma mahiyetindeki ninniler Albert Bandura’nın Sosyal Bilişsel Öğrenme Kuramındaki “sembolleştirme kapasitesi” kavramından yola çıkılarak çözümlenmeye çalışılmakta ve bu aşamada C. G. Jung’un “ortak bilinçdışı” kavramından da yararlanılmaktadır. Bu çalışmada informal eğitimin bir parçası olarak nitelendirebileceğimiz ninnilerin - daha özelde tehdit ve korkutma içeren ninnilerin - “eğitim metodu” olarak bir işlev üstlendiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu bağlamda sembolleştirme kapasitesini dolduran araçlardan biri de ninnilerdir. Dolayısıyla ilk öğrenmelerimizi ninniler aracılığıyla gerçekleştiririz ve bu öğrenme, informal eğitimin ilk basamaklarından biridir. Sonuç olarak bu çalışmada Türk halk edebiyatı ürünlerinden biri olan ninnilerden yararlanılarak sembollerin nasıl öğrenildiği sosyal bilişsel öğrenme kuramıyla çözümlenmektedir. Jung’un ‘ortak bilinçdışı’ kavramı ile de sembollerin ilk çıkış noktaları yani orijinleri irdelenmektedir.

Keywords


There are people’s living arrangement, art taste, world view, understanding of religion, thinking and relief system and with all relevant customs and traditions in the folklore products. Of course, people shows themselves in the most natural way in the folklore products. The most obvious feature of products of folk literature is “stereotype” feature. There are also stereotypes in the expressions as well as shapes and structures. In this context, verse products of folk literature is texts which carry hints of said society due to their functionality.Lullabies that one of them, not only for babies sleep, but also folklor products which includes tips of society due to the functionality. Based on this fact lullabies that includes threats and intimidation tries to solve through the concept Albert Bandura's social cognitive learning theory “symbolizing capacity” and at this stage C. G. Jung's “common unconscious” concept is utilized. This study lullabies that can be described as a part of informal education - notably, lullabies that includes threats and intimidation - have function as “training method”.In this context, lullabies are one of the methods filling symbolizing capacity. Therefore,the initial learning become through lullabies and this learning is one which is the first steps of informal education. In this study is resolved how the symbols are learned by using lullabies which are products of Turkish folk literature through social cognitive learning theory. Also exit points of the symbols that is the origins are examined through Jung’s ‘common unconscious’ concept.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 814
Number of downloads 342

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.