Klâsikler dil, üslup, biçim, düşünce ve işleniş bakımından yüksek değer taşıyan, gelecek nesillere bırakılabilecek ve insanlığın her devirde faydalanıp, hoşlanabileceği eserlerdir. Bu eserler kendi zaman, mekân hatta yazarlarını aşarak her okunduklarında kazandıkları yeni yeni anlamlarla insanlığa hitap etmeye devam ederler ve taşıdıkları bu tarih üstü değerle sürekli bir “şimdi”yi yaşar ve yaşatırlar. Böylece tarihsel ve kültürel gelişmelere paralel bir değişimle ulaştıkları her dönemde yeni anlamlar kazanıp, her alımlandıklarında adeta yeniden yazılırlar. Edebî eser incelemelerinde okuru merkez alan yaklaşımlardan biri olan alımlama estetiğine göre; “eser, yazara; metin, okura aittir.” Metnin birliği çıkış noktası olan yazarda değil, varış noktası olan okurda oluşur. Şeyh Gâlib, bu görüşü daha XVIII. yüzyılda Hüsn ü Aşk’ta “bu eserden herkes kendi kapasitesi ölçüsünde yararlanır” anlamındaki beyitlerinde dile getirmiştir. Hüsn ü Aşk, tasavvuf yanında içerdiği poetik öğeler açısından da farklı bakış açılarıyla tekrar tekrar okunup anlamlandırılmaya müsait bir eserdir. Eserde yer alan “sözün ortaya çıkışı”, “sözün gerekliliği”, “sözün gerekliliğinin umûmî oluşu” ve “şairliğin mahiyeti hakkında” gibi bölümler ile eserin şahıs kadrosunda bizzat “Suhan”ın yer alması şairi, sözü, edebiyatı değerlendirmenin gereğini işaret etmektedir. Bu değerlendirmeler Ferdinand de Saussure’ün kuramlaştırdığı dil-söz ayrımını akla getirmekte, Şeyh Gâlib’in Hüsn ile Aşk’ın macerasını anlatırken “üstkurmaca” vasıtasıyla da “söz” ün hikâyesini sezdirmek istediğini düşündürmektedir. Bu makalede bugüne kadar klâsik yöntemlerle pek çok değerlendirmeye tabi tutulan Hüsn ü Aşk, alımlama estetiği ışığında taşıdığı poetik değer açısından incelenecektir. Modern bir kuram olan alımlama estetiği, Hüsn ü Aşk’ı tekrar okurken bir şaheserin çağdaş insanın hayat alanına kazandırılmasına yardımcı olacaktır.
Classics are works of art which have high values in respect to treating, thought, form, style and language; they may be cultural heritage and people may enjoy and benefit from them. These works of art reaching beyond their time appeal to people with new meanings and live the moment. Thus going under a historical change they get a new meaning in every era. In literary work reviews, according to rezeptionsaesthetik “literary work belongs to writer, text belongs to reader”. Unity of the text occurs in the presence of reader not the writer. Şeyh Gâlip expressed this view in Hüsn ü Aşk saying that “everyone may benefit from this work within his capacity”. Hüsn ü Aşk is suitable to be read more than once giving its reader different meanings every time. “Occurrence of the remark”, “necessity of the remark”, “necessity of the remark publicity” along with Suhan's taking place in work's character cast show the importance of reviewing the poet, the remark and the literature In this paper, Hüsn ü Aşk which has been reviewed many times with classic methods up to the present will be reviewed in terms of rezeptionsaesthetik. Rezeptionsaesthetik that is modern theory will help us to enable modern people be aware of a masterpiece while rereading Hüsn ü Aşk.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.