Safiye Erol’un, Dineyri Papazı adlı romanında bir genç kızın bireyleşim/kemalat süreci anlatılmaktadır. Analitik psikolojide kahramanın kendisini bütün yönleriyle tanıması olarak ifade edilen bireyleşim yolculuğunu, tasavvuf kâmil insan olma yolunda geçirilen süreçle izah eder. Her iki halde de kahramanın sınav ve çile dolu bir yolculuk yaşaması gerekmektedir. Sonunda ruhsal bütünlüğe ulaşan birey, kendilik değerine kavuşacak ve mutlu olacaktır. Dairesel bir çizgi üzerinde gerçekleşen bu yolculuğu hem tasavvufta yer alan “seyr u sülûk”a göre, hem de Joseph Campbell’ın Kahramanın Sonsuz Yolculuğu adlı eserinde ortaya koyduğu ayrılma -erginlenme-dönüş aşamalarının yardımıyla okumak ve çözümlemek mümkündür. Safiye Erol’un özel hayatından da izler taşıyan ve bu yönüyle otobiyografik bir özellik arz eden roman, yazarın en önemli eseri sayılmaktadır. Yazar, diğer romanlarında olduğu gibi, bu son romanında da aşkı merkeze alır. Aşk mabudunu bulduğuna inanan bir genç kızın, yaşadığı ruh sancıları, anlatının içerik düzlemini oluşturur. Aşkı en saf haliyle yaşayan başkişinin, iç dünyası derin psikolojik tahlillerle ve bütün çıplaklığıyla gözler önüne serilir. Kahramanın erginlenme yolculuğunda bulunduğu mekânlar, ilişki halinde olduğu kişiler ve bazı kavramlar / simgeler, bu yolculuğun şekillenmesine hizmet ederler. Roman kahramanın, farkındalığını idrak ederek kendilik değerine kavuşmasını sağlayan yolculuk, yükselerek bekaya ulaşma anlamına gelmektedir. İçindeki saklı güçleri tanıyan birey, böylece sonsuz mutluluğu kucaklar.
In Dineyri Papazı of Safiye Erol is told a young girl's process of i
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.