Eski Türk Edebiyatında Tercüme Geleneği Ve Bu Gelenekte Mantıku’t-Tayr Tercümeleri

Author:

Number of pages:
655-669
Language:
Year-Number:
2012-Volume 7 Issue 4-I

Arapça "terceme" kelimesinden tercüme; "çeviri" demek olup ifadelerin bir dilden başka bir dile aktarılmasıdır. Toplumların birbirlerini tanımalarında, ilmî ve fikrî gelişmelerde köprü görevini yerine getirmiş bu faaliyet, kültürler arası etkileşimde önemli rol üstlenmiştir. Medeniyetler bir ülkeden diğerine daha çok tercüme yoluyla girer. Dinî-didaktik edebiyatın önemli bir parçası olan Attar'ın Mantıkut-Tayr'ı da edebiyatımıza tercüme yoluyla girmiştir. Tasavvufî öğretiyi allegorik bir dille, konu bütünlüğü içinde ele alan ve hikâyelerle halka indirgeyen bu eser, kaynak eser olma özelliği kazanmıştır. Mantıku't-Tayr'ın edebiyatımızda XIV. yüzyıldan başlayarak XVIII. yüzyıla kadar her yüzyılda tercümeleri ve benzerleri yazılmıştır. Gülşehrî’nin Mantıku’t-Tayr‘ı (1317), Ali Şir Nevaî’nin Lisânü’t-tayr’ı (1498/1499), İranlı Şemsî’nin Deh Murg ‘u(1514), İbrahim Gülşenî’nin Sîmurg-nâme’si (d. 1533), Zaîfî’nin Gülşen-i Sîmurg’u (d. 1559), Ârifî Mehmed’in Ravzatü’t-Tevhid’i (d.1563), Kadıoğlu Şeyh Mehmed'in İnşirâhu’s-Sadr'ı (1578) ,Şemseddin Sivâsî’nin Gülşenâbâd’ı (d. 1595) ve Fedâî Dede’nin Mantıku’l- Esrâr’ı (d.1635) bu eserlerdendir. Kahramanları bitkiler veya hayvanlar olsun, beyit sayısı az veya çok olsun, yardımcı hikâyeler ne derece farklı olursa olsun ana fikir ve konu bakımından bu eserler bir şekilde Attar'ın eserinden beslenmişlerdir.

Keywords


“Tercüme” comes from the Arabic “terceme” word means “çeviri” and it transfers the words from one language to another. This activity has important role on the intercultural communication, to know the communities’ each other and the development of idea and science. Civilizations enter from one country to another through the translation. An important part of the religious and didactic literature of Attar’s Mantıku’t -Tayr enters our literature via translation. This work has gained to be the source work by handling the mysticism doctrine with an allegorical language and subject integrity and offering to the public. Translations and similars of the Mantıku’t -Tayr were written in our literature starting from the XIV. century until the XVIII. century. Mantıku’t Tayr of the Gülşehrî (1317), Lisanü’t- tayr of Ali Şir Nevaî (1498/1499), Deh Murg of the İranlı Şemsî (1514), Simurg-nâme of Ibrahim Gülşenî (1533), Gülşen-i Simurg of Zaîfî (1559), Ravzatü’t- Tevhid of Ârifî Mehmed (1563) , İnşirahu’s-Sadr of Kadıoğlu Sheikh Mehmed (1578), Gülşenâbâd by Şemseddin Sivasî (d. 1595) and Mantıku’l- Esrar of Fedâi Dede(d.1635) are from these works. No matter its heroes are plants or animals, the number of the couplets are less or more, supporting stories are different, main ideas and subjects of these works somehow are fed from the work of Attar.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 725
Number of downloads 481

Share

Journal of Turkish Studies
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.