Bu çalışma 17. yüzyıl Osmanlı âlimlerinden Bostanzâde Yahyâ Efendi’nin hayatı, eserleri, kişiliği ve Gül-i Sad-Berg adlı eserinin incelenmesinden oluşmaktadır. 16. yüzyılda Bostan Mustafa Efendi ile başlayan ve Mehmed Efendi ile ilmiye hiyerarşisinin en üst noktası şeyhülislamlığa kadar ilerleyen ulemâ hanedânı “Bostanzâdeler”in mensubu olan Yahyâ Efendi’den sonra aile, “Yahyâzâdeler” olarak anılmıştır. Yahyâ Efendi şeyhülislamlıktan bir önceki makam olan kazaskerliğe kadar yükselmiştir. Bostanzâde Yahyâ, çağına ve çevresine duyarlı bir Osmanlı aydınıdır. Bu duyarlılığını devlet adamlarının ahlaklı olması gerektiği yönünde yazdığı Mir’atü’l-Ahlâk; yaşadığı zamana kadar tarih sahnesinde yer almış İslam devletleriyle hükümdarlarını anlattığı Tuhfetü’l-Ahbâb ve önemli bir tarihî olay olan Sultan II. Osman’ın tahttan indirilerek öldürülüşünü birinci dereceden tanıklığıyla anlatıp objektif tespit ve değerlendirmeler ışığında kaleme aldığı Fî Beyâni Vak’a-i Sultan Osman adlı eserlerinde ortaya koymuştur. Gül-i Sad-Berg adlı eseri de Hz. Muhammed’in yüz mucizesini anlattığı, Osmanlı estetik nesrinin özelliklerini taşıyan ve yazarın edebî yönünü ortaya koyan bir metindir. Yahyâ Efendi Gül-i Sad-Berg’de, Hz. Muhammed’e ait, çeşitli hadis ve siyer kitaplarından derlediği yüz mucizeyi rivayet kaynaklarını da belirterek anlatmıştır. Bu anlatımda Osmanlı estetik nesrinin en önemli unsuru olan sec’in bütün çeşitlerini kullanmış; beraat-i istihlâl, teşbih, istiâre gibi edebî sanatlara sık sık başvurmuştur. Osmanlı nesrinin bir diğer önemli özelliği olan nesir içinde manzume kullanma konusunda da geleneğe uymuş, bu manzumelerle mensur kısımlarda anlattıklarını desteklemiş ya da özetlemiştir.
This study is composed of one of 17th century Ottoman scholars, Bostanzade Yahyâ Efendi’s life, works, personality, and the examination of his work, Gül-i Sad-Berg. Yahyâ Ephendi belongs to the “ulema” dynasty “Bostanzâdeler” that progregressed to the sheikhulislam position at he the top of the hierarchy of “ilmiye” in the 16th.century, starting with Bostan Moustafa Ephendi and Mahmad Ephendi. After Yahya Ephendi, this family referred to as “Yahyâzâdeler”. Yahya Ephendi, a memeber of this family, Yahyâ Efendi, a member of the family, designated to chief military judge position which is the prior position of sheikhulislam. Bostanzâde Yahyâ is an intelluctual person, sensitive to Ottoman era and environment. His sensitivity was identified in his different works as followings; - Mir’atü’l-Ahlâk, written to put on emphasis the necessity of statesmen’s being moral - Tuhfetü’l-Ahbâb, related to Islamic states and their rulers in the stage of history up to his time - Fî Beyâni Vak’a-i Sultan Osman, written about an important historical event, Sultan Osman II ‘s being deposed and killed, witnessing in the first degree and in the light of objective determination and evaluation Gül-i Sad-Berg is a prose which is related to Hz. Muhammed’s a hundred miracles, has the characteristics of the Ottoman aesthetic prose and put forth the literary side of the writer. In his work “Gül-i Sad Berg”, Yahyâ Ephendi has narreted a hundred of Hz. Mohammed’s miracles that he compiled from various tradition and siyer books with their narrative sources. In this narration, he used all forms of rhyme which is the most important element of Ottoman aesthetic prose. He used the rhetorics as beraat-i istihlâl, simile and metaphor so frequent. He abided by the tradition with using poems in the proses which is another important feature of Ottoman prose, wtih this poems he had used he summarized or supported the thing that he narrated in the porse parts.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.