Klâsik Türk şiirinin temel taşlarından birisi, İslam mistisizmi olarak da tanımlanabilecek olan tasavvuf düşüncesidir. Bu bağlamda insan ve insanın varlık âlemindeki serüveni ele alınırken de tasavvuf ve Vahdet-i Vücûd inancı belirleyici bir role sahiptir. Klâsik şiirin son ve aynı zamanda zirve noktası olarak kabul edilen Şeyh Gâlib’in şiirinde, insanın benliğini dönüştürme süreci şiir sanatının sunduğu imkânlar çerçevesinde şairin sanatçı kişiliği ile postnişinlik makamına kadar yükselmiş bir tarikat erbabı olmasının ortaya koyduğu mistik kişiliğinin mükemmel uyumuyla ele alınmıştır. Şeyh Gâlib, bu mânevî dönüşüm sürecini, temel esaslarını “Vahdet-i Vücûd” (varlığın birliği) düşüncesi içerisinde Muhyiddîn İbn Arabî’nin ortaya koymuş olduğu “insan” anlayışı bağlamında şiirlerinde kendine has bir üslupla, orijinal mazmunlar geliştirerek ve Sebk-i Hindî’nin de etkisiyle ilk bakışta anlaşılması güç olan muğlâk ifadeler kullanmak suretiyle anlatır. Bu yönüyle Şeyh Gâlib, klâsik şiirin son sözcüsü olarak şiirlerinde, içerisinde yetiştiği tasavvuf çevresinin ve tasavvuf merkezli geleneksel Türk şiirinin insan anlayışını, bu insanın tinsel gelişim sürecini ve neticede elde edilen kemâl (olgunluk) durumunu, sanatsal bir form içerisinde düzenlemek suretiyle okurunu aydınlatmaktadır. Bu çalışmada, Şeyh Gâlib’in şiirlerinde insan ve insanın olgunlaşma deneyiminin yansımalarının ön plana çıktığı örnek mısra ve beyitler, Vahdet-i Vücûd öğretisi çerçevesinde tahlil edilmeye çalışılacak, bu bağlamda insanın ve ondaki manevi dönüşüm sürecinin anlaşılmasına gayret edilecektir.
One of the bases of classical Turkish poetry has been Sufism which would be defined also as Islamic mysticism. In this sense Sufism and “Wahdat al-Wujud” (oneness of being; nonduality) belief have a determinative role when handling human and its adventure in universe of existence. In the poems of Sheikh Galib who has been accepted as the last and also the peak point of classical poetry, transformation process of human’s ego (self) has been discussed by the perfect coherency between the artistic identity of poet within the frame of opportunities provided by poetry and the mystic personality generated from his being a sheikh. Sheikh Galib has expressed this transformation process in the sense of human concept, of which basic principles had been put forth in “oneness of being” thought by Muhyiddin Ibn Arabi, through developing original metaphors and using obscure statements under the sway of “Sebk-i Hindi”(Indian Style) by his distinctive genre. By this aspect in his poems Sheikh Galib as the last spokesman of classical Turkish poetry has illuminated his readers by arranging the human perception of sufi environment where he had grown up and mysticism based traditional poetry, spiritual development process of this human and maturation state gained after all, in an artistic form. In this study, Galib’s sample verses and couplets in which reflections of human and its maturation experience have taken over, are to be tried to get analysed depending upon oneness of being doctrine and in this manner it is also going to be strived to get comprehended human and its spiritual transformation process.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.