Elif Şafak, son romanı İskender’de bir töre cinayeti bağlamında trajik bir anne-oğul ilişkisini anlatır. Töre cinayetini kadın bakış açısından yansıtan Şafak, yıllarca erkek egemen yazar dünyasında baba-oğul ilişkisi biçiminde işlenen Oedipus kompleksine farklı bir noktadan yaklaşır ve bu psikanalitik üçgende geri planda bırakılan anne figürünü öne çıkarır. Bu önceleme, Oedipus temasının sınırlarını genişletir, farklı ve zengin çağrışımlarla değerlendirilmesine olanak sağlar. Öte taraftan Türkiye’nin önemli toplumsal dertlerinden “töre/namus cinayetlerine” feminist bir duyarlılıkla bakması da bu anne-oğul ilişkisinin boyutlarını genişletir.
Elif Şafak narrates a tragic relation of mother-son in the context of an honor killing, in her last novel İskender. Şafak, who tells this honor killing with the point of view woman, approaches with a different point to oedipus comlex which has been written in the male dominated author world as a relation of father-son and Şafak puts forward mother figure that has been remained background in this psychoanalytic triangle. This prominence, extends the limits of oedipus theme, provides to evaluate this theme with various and wealthy connotations. On the other hand, as she also discusses “custom/honor crimes”, one of the important social problems, in a feminist sensitivity, she extends this mother-son relation as part of Turkish novel’s ancient themes like convention-modernity, mysticism, and East-West.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.