Bu çalışmada, Cinânî, Ziyâ’î ve Şeyh Gâlib’e ait üç kasidenin teşbîb bölümleri incelenmiştir. Şairlerin yaşadıkları yerleri anlattıkları bu bölümler, klasik dâriye kasidelerindekilerden farklıdır. Bu kasidelerde sanatlı, gösterişli, süslü binalar yerine perişan haldeki yıkık dökük haneler anlatılmaktadır. Hasbihal tarzı anlatımla mizahî bir nitelikte yazılan bu teşbîbler, tasvir özellikleri yönünden incelenip klasik dâriyelerle karşılaştırılmıştır. Böylece bu kasidelerin farklılıklarına,
In this paper, the teşbîb parts of three kasides belonging to Cinânî, Ziyâ’î and Şeyh Gâlib are studied. These parts where the poets describe the places they lived in are different from the classical dâriye kasides. In these kasides, instead of artistic and deluxe buildings, dilapidated homes are depicted. These teşbîbs written humorously in a Hasbihal way of narration are compared to classical dâriyes by being analyzed in terms of their depictive characteristics. Thus, the differences of these kasides, the relation between classical Ottoman poetry (Divan poetry) and social life, and the characteristics of kasides holding the value of being documents are emphasized.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.