Ölüm özellikle “öte” ile ilgili şairlerin en çok meşgul oldukları konulardan birisidir. Sezai Karakoç şiiri metafizik duyarlığı güçlü bir şiirdir. Bu duyarlığı besleyen en önemli kavramlardan birisi ölümdür. Kavramın şairin anlam ve imgelem dünyasında ona özgü duyuş, hissediş ve anlamlandırış sürecini yaşadığını tahmin etmekteyiz. Ölümü bir yok olma değil, sonsuz âleme hazırlanma evresi olarak gören şair, ölüm karşısında güçlü bir tavır geliştirme çabasındadır. Bu nedenle sadece “gül” gibi şiirsel kavramları değil “şehir” gibi sosyal kavramları da ölümle yan yana kullanabilmektedir. Bu çalışma Sezai Karakoç şiirinde ölümün anlamını ve ilişkilendirildiği kavramları incelemek, konumunu tespit etmek amacındadır.
Death is one of the subjects that especially poets who deal with “metaphysics” concern about. Sezai Karakoc’s poetry has a powerful metaphysics sensitivity. One of the important notion that nourishes this sensitivity is death. We believe that the notion of death lived the process of perception, feeling and interpretation peculiar to the poet, in the poet’s world of sense and imagination. The poet who thinks the death not as vanishing but preparation phase for eternal life tries to create a strong attitude towards death. In this manner, he uses not just poetic notions like “rose” but also social notions like “city” beside the death. This work is aimed to analyze the meaning of death and related concepts, and determine the status of death in Sezai Karakoc’s poetry.
By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.